Yogayı bir hayat biçimi haline getiren Isleen Kaur, Şivananda merkezlerinin sadık öğretmenlerinden biriyken 2019 yılında merkezin kurucusu Swami Vishnudevananda hakkında cinsel istismar suçlamalarına şahit olur. Her şey Julie Saltera isimli bir bayanın Facook kümesinde itiraflarıyla başlar. Saltera üç yıl boyunca istismara uğtadığını ve bunu açıklama yüreğini daha yeni bulabildiğini anlatır.
Kaur, Saltera’nın itirafı üzerine olayı irdelemeye başlar ve 14 bayanla bu bahis hakkında söyleşiler gerçekleştirir. Bayanların hepsi de istismara uğradıklarını anlatırlar.
GURUSUNA KARŞI GELEMEDİ, SENELERCE İSTİSMARA UĞRADI
Julie’nin itirafları üzerine olayların büyümesi üzerine Kaur da birinci olarak Julie Saltera’nın kıssasını anlatır. Saltera da Kaur üzere 20’li yaşlarında yoga ile tanışır. Şivananda öğretisine nazaran ömrünü değiştirir ve hatta 1978’de Kanada’ya Şivananda’ın merkezine taşınır. Burada Vishnudevananda’mmın ferdî asistanı olarak çalışmaya başlar.
Çalışmalarının karşılığında hiç maaş alamayan Saltera, haftanın yedi günü, sabah 5’ten gece yarısına kadar çalışır. Julie’nin çalışma şartlarındaki külfetler bunlarla kalmaz, bir gün Vishnudevananda onunla “tantra yoga” yani manevî aydınlanmanın derin rahatlamayla yani manevî seksle geleceğine inanılan yoga tipini uygulamak istemesiyle karşılaşır.
Gurusuna karşı gelemeyen Saltera, tıpkı muameleyle yıllar içinde birkaç sefer karşılaşıyor. Ailesinden ve arkadaşlarından çok uzakta olduğu için kendini yalnız hisseden Saltera sesini çıkarmaya çok uzun bir mühlet daha cüret edemiyor. Hatta Vishnudevananda’nın vefatından sonra bile çabucak harekete geçemiyor.
CİNSEL İSTİSMARDA BULUNMASINA KARŞIN ÇALIŞMASINA MÜSAADE VERİLİYOR
Julie Saltera’nın yıllar sonra gelen itiraflarını içeren Facebook’taki paylaşımı Şivananda merkezlerinde neler olup bittiğini ortaya çıkaran ufak bir adım oluyor. Zira Saltera’dan sonra pek çok bayan misal öyküler paylaşmaya başlıyorlar.
Yalnızca Vishnudevananda hakkında değil farklı gurular ve eğitmenlerle ilgili de şikayetler gelmeye başlıyor. Ishleen Kaur’un araştırmalarına nazaran suçlamaların amacında yer alan bir isim hâlâ merkezde çalışmaya da devam ediyor.
Cinsel istismarın maksadında çocuklar da yer alıyor. Kaur’un ulaştığı kurbanlardan biri 1980’lerde, 12 yaşındayken Şivananda çocuk kampına katıldığını ve buradaki öğretmenlerden birinin ona ileti yapıp kalçalarına dokunduğunu anlatıyor. 15 yaşına geldiğinde dozu artıran öğretmen, 17 yaşına gelen öğrencisine saldırıyor. Kendisi uyurken öğretmeninin üstüne çıktığını fark eden yoga öğrencisi bu olayın üzerine merkezi terk ediyor.
Kaur, kelam konusu öğretmenle ilgili birden fazla şikayet olduğunu fakat buna karşın hâlâ merkezde faal bir formda çalıştığını belirtiyor.
BİRDEN FAZLA BAYANA İSTİSMARDA BULUNDU, İDARE HİÇBİR ŞEY YAPMADI
Şivananda merkezinden suçlanan bireylerden biri de Maurizio Finocchi. Kendisi tıpkı vakitte Swami Mahadevananda olarak da anılıyor. Kaur, Mahadevananda hakkında ise asistanı dahil sekiz bayan ile konuşuyor.
Gelen e-postaların çıktısını alıp odasına götüren Mahadevananda’nın asistanı, bir gün e-postalarını ve kahvaltısını odasına götürdüğünde onu yatakta otururken bulmuş. Tepsiyi uzatırken bir anda kolunu tutup yatak örtüsünü kaldırmış. O an Finocchi’nin mastürbasyon yaptığını fark etmiş ve Finocchi asistanının koluna boşalmış.
Mahadevananda hakkında çıkan suçlamaların ortaya çıkmasıyla bir arada bir avukat aracılığıyla açıklama yaparak bir daha olmaması için gayret göstereceğini söylemiş.
Julie Saltera ile başlayan suçlamalar ve itiraflar dikkatleri Şivananda idaresine de yöneltiyor. Julie Saltera, idareyle yaşadıklarını paylaştığını belirtiyor. Fakat paylaştığı kişi merkezin idare takımında olan ve birebir hataları işleyen Mahadevananda’dır. Julie, yoga gursunun da cinsil isitismarda bulunduğunu bilmeden şikayetlerini lisana getirir ve hatta idareden dört farklı bireyle daha konuşur. Fakat idare bu bilgilendirmeyi reddeder.
Şivananda merkezinden suçlanan bireylerden biri de Maurizio Finocchi. Kendisi tıpkı vakitte Swami Mahadevananda olarak da anılıyor. Kaur, Mahadevananda hakkında ise asistanı dahil sekiz bayan ile konuşuyor.
SUÇLAMALARI ORTAYA ÇIKARANLAR KOVULUYOR
Fakat idarenin tavrı yalnızca inkârla sonlu kalmaz. 1998-1999 yıllarında o devir idarede yer alan Swami Saradananda’ya bir gün bir telefon gelir. Delhi’deki aşramın yöneticisi, Mahadevananda’nın pantolonu olmadan ortalıkta gezindiğini ağlayarak anlatır.
Bunun üzerine Mahadevananda’yı arayıp onunla konuşan Saradananda aldığı yanıt karşısında şoke olur. Mahadevananda anlatılanların gerçek olmadığını, belinin altında hiçbir kıyafet olmadığını ve yöneticinin önünde mastürbasyon yaptığını da söyler.
CEZA ALMADI, EMEKLİ MAAŞINI MERKEZDEN ALMAYA DEVAM EDİYOR
Mahadevananda hakkında 13 yılın sonunda soruşturma başlatılır ve emekli olduğu bilgisi merkezin mecmualarında paylaşılır; fakat emekli maaşı merkez tarafından ödenmeye devam edilecektir. Üstelik şimdiye kadar verdiği hizmetler için de teşekkür edilmiştir.
Şivananda içerisinde bütün bunlar yaşanırken idarenin polise hiçbir formda ulaşmaması, yıllar boyunca sergiledikleri tavır tenkitlerin maksadı olur.
BBC’ye de şu açıklamaları yapar:
“Mütevelli Heyeti yaşadıklarını açıklayanların hislerini paylaşır ve BBC’nin araştırmasında bahsedilen olaylardan etkilenmiş olan herkese, istismara müsamaha gösterilmeyeceği ve uygunsuz davranışların göz arkası edilmeyeceğinin garantisini verir. Bu suçlamaların ele alınışında yaşanmış olan tarihî yanılgılar için koşulsuzca özür diler.
“Bu suçlamaların bir sonucu olarak Şivananda bağımsız bir araştırma başlattı, güvenlik siyasetlerini gözden geçirmek ve düzgünleştirmek için hukuksal uzmanlar görevlendirdi ve çalışanlarına eğitim verdi.
“Şivananda Tertibi istismardan kaygı duyan herkesin zımnî bir biçimde bildirim yapabileceği bir sistem kurdu. Herkesin istismar yahut sıkıntıdan korunması en büyük önceliğimizdir. Şivananda Tertibi fizikî, zihinsel ve manevî sıhhate adanmış, bütün üyelerinin iyiliğine bağlı keşişvari bir tarikattır.” (BBC Türkçe)
Sözcü
