Cumhurbaşkanı adayı olmayacağını açıklayan İYİ Parti başkanı Akşener’e teşekkür eden SÖZCÜ muharriri Yılmaz Özdil, “Aday gösterilirse açık orta kazanacağını düşündüğüm bir adayım var. Toplumdaki karşılığı açısından baktığımda bu kişi aday olursa yıkar geçer. Bana nazaran halkın içinde var olan, halkta karşılığı bulunan kişinin aday olması lazım” diye konuştu.

SÖZCÜ müellifi Yılmaz Özdil, Bizim TV’de Lale Özan Arslan’ın sorularını yanıtladı. Özdil, gündemdeki hususlarla ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu.

“ALİ ERBAŞ ANAYASA’YA KARŞIT DAVRANIYOR”

Diyanet İşleri Lideri Ali Erbaş için Özdil, “Görevdeyken Diyanet İşleri teşkilatını siyasete bulaştıran birinci kişi. Bana sorarsanız Ali Erbaş’ın yaptığı Anayasa’ya muhalif bir şey. Zira birebir vakitte Diyanet İşleri teşkilatımız anayasal bir kurumdur. Diyanet İşleri teşkilatımızın yapısı Anayasa’da müellif. Ali Erbaş buna alışılmamış davranıyor. Tarihimiz boyunca Diyanet İşleri teşkilatına siyaseti sokan birinci kişidir” dedi.

“HAÇLI SEFERLERİ BİLE İSLAM’A BU ZİHNİYET KADAR ZİYAN VERMEDİ”

Mil-Diyanet Sen üyelerinin kendisini hakaret, tehdit ve ”Cenaze namazı kılınmasın, dualar okunmasın” üzere sözlerle amaç almasına değinen Özdil, şöyle konuştu:

*Bunu söylemek ahlaksızlık. Bana sorarsanız Haçlı Seferleri bile İslam dinine bu zihniyet kadar ziyan vermedi. Açıkça palavra söylüyorlar, iftira ediyorlar, vefat tehdidinde bulunuyorlar, terör örgütlerine maksat gösteriyorlar.

*Biz bunlardan korkar mıyız? Vız gelir tırıs sarfiyat. Ancak yaptıkları kabahat. Bana Türkiye’nin sayısız coğrafyasından çalıştıkları mescitlerin, vazife yaptıkları müftülüklerin isimlerini, adreslerini vererek sayısız din adamından ileti geldi.

*Diyanet teşkilatımız 140 bin çalışandan oluyor. Çeşitli vesilelerle imam sıfatı taşıyan tahminen 2 milyon insan var. İsminde diyanet olan bu sendikanın üye sayısı bin falan.

*Bu cins provokatif açıklamalarla insanları tahrik eden, toplumu kin ve nefrete sevk eden bu çeşit açıklamalarla aslında üye sayılarını artırmaya çalışıyorlar. Ali Erbaş’ın ya da Tayyip Erdoğan’ın gözüne girmeye çalışıyorlar.

*Burada din düşmanlığı kelam konusu değil zira yazının dinle bir alakası yok. ‘Ali Erbaş’a karşıysan din karşıtısın’ diyorlar. Bu aslında dini, İslam’ı hiç anlamadıklarını gösteriyor. Aslında bu bir zihniyettir. Ali Erbaş etrafında oluşan laiklik aykırısı bir cereyanın beden bulmuş hali.

*Türkiye’de kutuplaşma kelam konusu değil. Zira cumhuriyet var olduğundan beri var olan bir tercih aslında bu. Bu tıp beşerler, aslında Mustafa Kemal Atatürk ve Kuva-yi Ulusala hakkında idam fetvası veren Mustafa Sabri’den yana. Şeyhülislam Dürrizade Abdullah’tan yana, İskilipli Atıf’tan yana…Ben ve bizim gibiler Börekçizade Rıfat’tan yana.

“ORTADA BİR KUTUPLAŞMA YOK, YÜZYILLIK BİR TERCİH VAR”

*Bizim tercihimiz Denizli müftüsü kahramanımız Ahmet Hulusi efendi…Ortada bir kutuplaşma yok, yüzyıllık bir tercih var. Atatürk’e lanet okuyan Ali Erbaş bu tercihteki safını muhakkak etmiş bir adam.

*Ali Erbaş’ı bugüne kadar vazife yapan Diyanet İşleri liderlerinin tamamından bu yüzden ayırıyorum. Bugüne kadar vazife yapan Diyanet İşleri liderlerimizden sonradan milletvekili de olan hiçbiri misyon yaptıkları periyotta Diyanet İşleri teşkilatımızı, mescitlerimizi bir partinin borazanı yapmadı.

*Ali Erbaş bunu yapan kişidir. Ali Erbaş, Atatürk’e lanet okuduğu İstanbul’a, Atatürk olmasaydı İngiliz vizesiyle giderdi.

*Bizim cenaze namazımızı kılacak, sayısız namuslu yurt sever, Börekçizade Rıfat’ın, Ahmet Hulusi efendinin takipçisi, Anadolu fetvasını vermiş din adamları var. Beni cemevinden kaldırırlar, ardımdan da saz çalarlar, mis üzere giderim.

“CHP’NİN AĞZINI AÇMAMASI TARİHİ BİR UTANÇ”

MHP Genel Lideri Devlet Bahçeli’nin AKP’lilerce lisana getirilen ‘laikliğin anayasadan kaldırılması’ talepleri ve kendisini gaye alan Mil-Diyanet Sen üyeleri hakkında yaptığı açıklamaya teşekkür ettiğini tabir eden Özdil, şu tabirleri kullandı;

*Devlet Bahçeli’nin açıklamasında ‘Görüşlerine katılırsın, katılmazsın, laiklik Türkiye cumhuriyeti için hayati bir şeydir’ diyor. Laiklikle ilgili Devlet Bahçeli açıklama yaparken, CHP’nin ağzını açmaması tekrar tarihe kaydettiğimiz, tarihe kaydedilmesi gereken bir utançtır.

*Laiklik, aslında Türkiye Cumhuriyeti’nde yaşayan her yurttaş için olmazsa olmaz açıklamadır. Laiklikle ilgili saçma sapan tartışmalar çıkınca AKP ismine Ömer Çelik, ‘Laiklik tartışılamaz’ dedi. AKP bu kadar net bir çizgiyle ortaya koyuyor, CHP idaresi gıkını çıkaramıyor.

“AT YARIŞI SPİKERİ ÜZERE MUHALEFETTEN VAZGEÇİN”

Muhalefetten yapılan ‘AKP bizi farklı mecralara çekmek istiyor’ açıklamalarını ‘Tarih boyunca maharetsiz bütün partilerin argümanıdır’ diye eleştiren Özdil, şöyle devam etti:

*Kardeşim gündemi sen belirle o vakit. Armut üzere oturacağına gündemi sen belirle. At yarışı spikeri üzere var olan şeyleri söylemek siyaset olamaz. At yarışı üzere muhalefetten vazgeçmek lazım. Gündemi sen belirleyeceksin.

*Tayyip Erdoğan,’ Gündem belirlemek benim işim, gündemi belirlemezsem ben ne işe yarıyorum’ dedi. Toplumun senin açıklamalarını ve gündemini konuşmasını sağlamaktır siyaset.

*Sedat Peker’in toplum tarafından saniye saniye, söz kelime takip edilen gündemleri var. Bari bunu gündeme oturtun, o da yok. AKP’nin bakanı ‘hırsız çuvalı’ dedi. Muhalefetin belirlemesi gereken gündemi AKP’li bakan verdi. Onu bile yapmadılar.

*Sen yoksa gündem mi oluşturmak istemiyorsun? Bu türlü iyi mi oluyor? AKP orada ve muhalefette sen varsın, Hacivat-Karagöz üzere hoş mi oluyor? Bu statüko iyi mi?

“AKP SEÇİMİ MÜLTECİ PROBLEMİ YÜZÜNDEN DE KAYBETTİ”

*Afganistan ile ilgili niçin gündem oluştur muyorsun? Suriyelilerle ilgili niçin gündem oluştur muyorsun? Sokaktayım, toplumun gündemi bu. Suriyeli mülteci sorunu toplumun yakıcı gündemi.

*Özellikle de AKP’ye oy veren seçmenin aslında daha çok gündemi. İstanbul seçimini kaybetme sebeplerinden biri de bu. Suriyelileri toplayıp kentlere salınca, daha çok AKP seçmenlerinin yaşadığı ilçelere yerleştiler.

*CHP’nin yüklü olarak seçmeninin bulunduğu yerlerde kaçak mülteci az…AKP’ye oy veren kitle bu mülteci probleminden çok rahatsız olduğu için AKP İstanbul’u bile kaybetti. Bunu bile gündeme getirmiyor, sonra ‘AKP bizi gündem tuzağına çekmek istiyor’ diyorlar.

*Zincir marketlere sardı artık AKP. Fahiş fiyatlar var, çarşı pazar yanıyor. AKP kendisini sütten çıkmış ak kaşık göstermek için marketleri maksat gösteriyor. Bunu kimse yemiyor. Bari burasını tutun ve gündem yapın. O da yok.

*Devlet Bahçeli, laiklik konusunda konuşurken, laiklik konusunda işin bütün muhataplarını uyarırken AKP’nin tuzağına mı düşmüş oluyor? Devlet Bahçeli, AKP’nin tuzağına düştüğü için mi laiklikle ilgili açıklama yapıyor?

*Orman yangınlarına nazaran tarihin en başarısız tarım bakanı var. Ormanlarımız yandı, uçak bile yok. 2019’da İzmir’deki yangında da tıpkı durumdaydı. Sonrasında sen ne yapıyorsun? Bu hususta işin ucundan tutup bunun uğraşını verdiğinde AKP’nin tuzağına mı düşmüş oluyorsunuz?

“EKREM İMAMOĞLU VE YAVAŞ İLE İLGİLİ ÇOK ÖNEMLİ BİR AMBARGO VAR”

Bağımsız medyayı eleştiren Yılmaz Özdil, “Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş ile ilgili çok önemli bir ambargo var” diyerek şöyle konuştu:

*Mansur Yavaş ödül alırsa onu haber yapıyorlar. Ekrem İmamoğlu’nun yaptığı, vatandaşa dokunduğu inanılmaz çalışmaları var. CHP’ye oy veren bir insan olarak değil, toplumu gözlemleyen bir gazeteci olarak söylüyorum.

*Çok başarılı bir belediye lideri. Ankara’da yıllardır hayatları boyunca İsmet İnönü’den beri CHP’ye oy veren kitle var. Mansur Yavaş, farklı bir siyasi görüşten gelip Millet İttifakı’nın adayı oldu. Ben bu kadar sevdikleri bir belediye lideri görmedim.

*Gerçekten çok başarılı belediye lideri. Lakin haber yok. Eskişehir’i haber olarak görüyor musunuz? Adana’yı görüyor musunuz? Antalya ve Aydın…Topuklu Efe, Aydın tarihine geçecek kadar başarılı bir belediye lideri.

*Muhteşem işler yapıyor. Niçin yok? Zira bağımsız yayın yapıyoruz ayaklarıyla vaktinde ‘Ekmek için Ekmeleddin’i’ Atatürkçü aday diye kakalayan kitle, şu anda AKP tersi seçmen kitlesini koyun üzere güdüyor.

*Adaymış üzere yapıyorlar, seviyormuş üzere yapıyorlar, ağır bir ambargo uyguluyorlar. Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş’a ambargo uygulanıyor. Ben bunu gazeteci olarak görüyorum. Gazetelerde de görüyoruz.

*Ağzıyla kuş tuttuğunda iki santimlik bir haber. Ondan sonra devamlı genel merkez haberleri. Bunu, bağımsız tabir ettiğimiz medya daha evvel de yaptı.

“LAİK, CUMHURİYETÇİ, DEMOKRAT SEÇMEN KİTLESİNİ KOYUN ÜZERE GÜDÜYORLAR”

*Türkiye’de rejimi değiştirmek için AKP bir atılım yaparak ‘Cumhurbaşkanını halk seçecek’ dedi. CHP o devir bir anket yaptı. Bu anket içerisinde 12 kişilik bir isim listesi vardı. Orada ezici bir çoğunlukla Yılmaz Büyükerşen çıktı. Bu karar 2 tane genel lider yardımcısı tarafından Eskişehir’e ve basına bildirildi. Eskişehir’de bir basın toplantısı yapılacağını söylediler.

*Basına da alttan söylediler. ‘Yılmaz Büyükerşen adayımız oluyor, genel lider orada açıklayacak’ dediler. Bütün basın oraya oturdu. Herkes açıklamayı bekledi lakin açıklama yapılmadı. Herkes şoke oldu.

*Ertesi gün Kemal Kılıçdaroğlu, ‘Adayımız Ekmeleddin İhsanoğlu’ dedi…Oradan beri toplumun eğitimli, laik, cumhuriyetçi, demokrat seçmen kitlesini medya üzerinden koyun üzere güdüyorlar.

“TOPLUMU FECİ BİR YERE SÜRÜKLÜYORLAR”

*Ekmeleddin İhsanoğlu’nu ambalajlayan kitle, şu anda toplumu feci bir yere sürüklüyor. Ben yurttaş ve gazeteci olarak uyarıyorum. AKP’nin gidecek hali kalmadı. Yönetemediğini kendisi de görüyor…Asrın başkanımızın tekrar seçimi kazanmasının bir tek yolu var. Ben bu bağımsız medyanın toplumu o yola sürüklediğini görüyorum ve uyarıyorum.

“BENİM CUMHURBAŞKANI ADAYIM BELLİ”

İYİ Parti Genel Lideri Meral Akşener’in ‘Cumhurbaşkanlığına aday değilim, başbakanlığa adayım’ açıklamalarına değinen Özdil, Akşener’e teşekkür ederek, kendisinin cumhurbaşkanı adayını da tanım etti. Özdil, bu mevzuda şunları söyledi:

*Benim Yılmaz Özdil olarak aday gösterilirse açık orta kazanacağını düşündüğüm bir adayım var. Bu benim adayım. Toplumdaki karşılığı açısından baktığımda bu kişi aday olursa yıkar geçer, açık ara…

*Benim mesleğimde 40 sene oldu, ben yalnızca halk için müellifim. Yurttaş olmaktan onur duyduğum toplumla bir ortada yaşarım…Gözlemlerimin ışığına diyorum ki, bir kişi var, olursa bana nazaran açık orta kazanır…

*Aday olursa katiyetle seçimi kaybedeceğini bildiğimiz bir aday da var. Halkın istediği adayı göstermek, partilerin misyonudur.

“MERAL AKŞENER TARİHİ SORUMLUĞUNU YERİNE GETİRDİ”

*Meral Akşener, tarihi sorumluluğunu yerine getirdi. Ben yurttaş olarak kendisine teşekkür ediyorum. Meral Akşener ve İYİ Parti, parlamenter rejimden yana tarihi bir hal aldı ve tarihi bir davette bulundu. Ben yurttaş olarak kendilerine teşekkür ederim.

“CHP’LİLER TARİHİ BİR KAVŞAKTA”

*CHP milletvekillerine, vilayet liderlerine, belediye liderlerine, delegelerine tarihi bir kavşakta, tarihi bir vazife düşüyor. Herkesin, bilhassa CHP’de vazife alan herkesin Mustafa Kemal Atatürk ve Kuva-yi Milliye’ye yakışır bir karar vermesi lazım. Kendisini değil, vatanı milleti düşünen karardan yana olması lazım.

*Bu siyasi atmosferde isim söylem etmenin çok erken olduğunu görüyorum. CHP’nin yahut Millet İttifakı’nın adayı muhakkak olacaksa şimdi çok erken.

*Bana nazaran halkın içinde var olan, halkta karşılığı bulunan kişinin aday olması lazım.

Sözcü