CHP Esnaf Masası heyeti Genel Lider Yardımcısı Veli Ağbaba başkanlığında Kocaeli Milletvekili Tahsin Tarhan, İstanbul Milletvekili Yunus Emre, İstanbul Milletvekili Turan Aydoğan, Tekirdağ Milletvekili İlhami Özcan Aygun, Edirne Milletvekili Okan Gaytancıoğlu ve CHP Parti Meclisi Üyesi Umut Akdoğan ile birlikte Kocaeli’nde esnaf başta olmak üzere odaları, STK’ları, meslek örgütlerini ziyaret etti.

“15 TEMMUZ’DA MECLİS’İ BOMBALAYANLARI AKP-FETÖ KOALİSYONU VAZİFEYE GETİRDİ”

Türkiye gündemini kıymetlendiren Veli Ağbaba, yarın 15 Temmuz darbe teşebbüsünün yıl dönümü olduğunu hatırlatarak şöyle konuştu:

* Yarın 15 Temmuz’un yıl dönümü. Hulusi Akar, FETÖ’yle uğraş kapsamında bugüne kadar 23 bin 364 Türk Silahlı Kuvvetleri mensubunun TSK’dan ihraç edildiğini açıkladı. Bu ne kadar dehşet verici ve utanç verici bir sayı olduğunu dikkatinize sunuyorum. TSK, bir tarikata, bir terör örgütüne teslim edilmiş.

* Bunun nasıl yapıldığını hepimiz biliyoruz. Düşman kuvvetlerinin ülkeye yapamadığını bu idare ortaklarıyla birlikte yapmıştır. FETÖ tek başına değildir. FETÖ-AKP koalisyonu TSK’ya düşmanın yapamadığını yapmıştır. Düzmece dokümanlarla dijital datalarla Balyoz, Ergenekon ve Askeri Casusluk davalarıyla TSK darmadağın edildi.

* AKP-FETÖ koalisyonuyla Atatürkçü vatansever subaylar cezaevine atılarak 15 Temmuz’da Meclis’e bomba atan, Boğaz Köprüsünde halkın üstüne tank sürenler bu misyonlara getirildi. Darbenin üzerinden 5 yıl geçmesine karşın siyasi ayak ortaya çıkmış değil. Biz bu siyasi ayağı biliyoruz lakin bunların açık ve şeffaf biçimde araştırılması lazım.

* MHP başkanı Bahçeli ‘FETÖ elebaşının başına çuval geçirilip Türkiye’ye getirilmesi lazım’ diyor. İktidar sizsiniz; Meral Akşener, Kemal Kılıçdaroğlu mu getirsin, sizin getirmeniz lazım.

* İktidar 15 Temmuz’dan maalesef hala ders almadı. Devlet tarikatlar ortasında hisse edilmiş durumda. İçişleri Bakanlığı’nda filan cemaat, Sıhhat Bakanlığında diğer bir filan tarikat var.

* Burada şehit olan 251 yurttaşımızı ve 2196 gazimizi anmak istiyorum. Şehitler için kampanya yapıp sonra şehitlerin parasına çöken anlayışı da buradan kınıyoruz.”

“ESNAFI FAİZLİ KREDİYLE PERİŞAN ETTİLER”

İstanbul Havalimanı işletmecisinin 5,8 milyar euroluk borcunun ertelendiğini hatırlatan Ağbaba, esnafın içinde bulunduğu güç duruma dikkat çekerek şu sözleri kullandı:

* Bu erteleme Türkiye’nin en büyük borç ertelemesi olarak tarihe geçti. İGA, iki yıldır 1 milyar 45 milyon euroluk kira ötelemesi de alıyor. Ortalarında Ziraat Bankası, Halkbank, Vakıfbank’ında olduğu bankalar kredi için öteleme ve faiz indirimi yaptı.

* Eski sayıyla tam 60 Katrilyonluk kredi borcu hem tekrar yapılandı hem de faiz indirimi yapıldı. Ayrıyeten devlete olan kira borcu da ötelendi. Türkiye tarihinin en büyüğü olan refinansman muahedesi Mayıs ayında yapılmış ve kredinin vadesi 2 yıl uzatılırken faizler de düşürülmüş.

* Kocaeli’de bir esnaf yahut mısır, ayçiçeği, şekerpancarı üreticisi borcumu erteleyin dese erteleme bir yana icra süreci yaparlar, meskenlerine işyerlerine haciz gönderirler fakat kendi yandaşlarına tüm kapılar sonuna kadar açılıyor. Ziraat Bankası çiftçinin borcunu faiziyle ertelerken, yandaşın borcunu hem tekrar yapılandırıyor hem de faiz indirimi yapıyor.

 “BİR TARAFTA İŞSİZLİK, ÖBÜR TARAFTA YENİ MİLYONERLER!”

Ağbaba, Türk Lirasının gerçek kıymetinin Cumhuriyet tarihinin en düşük düzeyini gördüğünü belirterek kelamlarını şöyle sürdürdü:

* Pandemiden bu yana 140 bin esnaf kepenk kapattı. Esnafımız kapalı olduğu vakit bile 20’ye yakın vergiyi ödüyordu. Bu 60 katrilyon lira esnafa verilmiş olsaydı bu 140 bin esnaf iflas etmezdi.

* Türkiye o kadar değişik bir ülke ki bir taraftan beşerler zenginleşirken bir taraftan beşerler çöpten yemek topluyor. Gelir dağılımı eşitsizliğinde Türkiye dünya yedincisi.

* Türkiye’de işsizlik tavan yapmışken ve 9 milyon 671 bin işsiz varken, ki bu sayı 103 ülkenin nüfusundan daha fazla, 7 bin dolar milyoneri ve 89 bin yeni milyonerimiz var.

* Türk lirasının gerçek pahası Haziran 2021 itibariyle 59,77 olarak gerçekleşti ve Cumhuriyet tarihinin en kıymetsiz düzeyini gördü. Türk Lirası 1994 ve 2001 krizinden daha fazla bedel kaybetmiş. Türk Lirası, Erdoğan’ın yerli ve ulusal rejiminde yüzde 50’ye yakın bedel kaybetmiş durumda.” dedi.

“İTİBAR MAKAM ARACIYLA UÇAK DEĞİL, İKTİSADIN BÜYÜKLÜĞÜYLE ÖLÇÜLÜR!”

Ağbaba, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Lideri Erdoğan’ın, Kılıçdaroğlu’na yönelik “Uçakları satacakmış, dünyayı tarifeli uçaklarla mı dolaşacaksın?” kelamlarıyla ilgili şu sözleri kullandı:

* Türkiye’nin prestiji uçak sayısıyla yahut makam otomobiliyle ölçülmez. Erdoğan ‘tarifeli uçakla mı gideceksin’ diyor. Prestij bir ülkenin iktisadının büyüklüğüyle, vatandaşının gördüğü bedelle ölçülür. Alman iktisadı Türkiye iktisadının 7 katı.

* Almanya’da ulusal 50 bin dolar, bizde 7 bin dolar düzeyinde. Almanya, dünyanın en büyük araç üretici, orada makam aracı 9 bin, Türkiye’de ise makam aracı sayısı 125 bin. Merkel’in iki tane jeti var, bizim yoksulun 13 tane jeti var.

* Merkel 700 bin liralık makam aracına biniyorsa bizim yoksul 55 milyon liralık yeni araç aldı, 300 araçla Cuma namazına gidiyor. Merkel mi daha prestijli, Erdoğan mı daha prestijli, bunu kamuoyunun takdirine bırakıyoruz. Prestij bir ülkenin pasaportuyla da ölçülür.

“KANDIRA BELEDİYESİ 50 YAŞINDAKİ İNSANLARI GRİ PASAPORTLA BOKSÖR DİYE YURTDIŞINA KAÇIRDI”

Gri pasaportla insanların belediyeler vasıtasıyla yurt dışına kaçırıldığını hatırlatan Ağbaba şunları söyledi:

* Kocaeli Kandıra Belediyesi’nde gri pasaportla insan kaçırıldı. Bu skandal, birinci olarak Malatya Yeşilyurt Belediyesi’nde ortaya çıkmıştı. Adana Karataş’ta da mehter grubunu yurtdışına yollamışlardı, değişik olan ise Karataş’ta mehter ekibi yoktu. Ş

* imdi Kandıra Belediyesi’ni de kutluyorum. Onlar da pandemide 50 yaş ortalamasında insanları boksör olarak yollamış. Üstelik Kandıra Belediyesinin yurtdışına gönderdiği boksörler Kandıra’da yaşamıyor.

Yazıklar olsun size. Belediye lideri ‘benim haberim yok’ diyor. Senin imzanla bu iş yapılmış, bunu nasıl düşünmezsin. Bu iş parasız olmaz. Bunların en sevdiği şey, Dolar ve Euro. Pasaportumuzun prestijini bu türlü bitirdiler.

“TÜRKİYE’DE İŞLENEN HATALARI SAVCILARDAN DEĞİL, SEDAT PEKER’DEN ÖĞRENİYORUZ”

Ağbaba, organize hata örgütü liderliğinden karar giymiş Sedat Peker’in argümanlarıyla ilgili ise şöyle konuştu:

* Genel Liderimiz lağım patladı dedi, her taraf pislik içinde. Aylardan beri birileri konuşuyor, birileri susuyor. Burada Vilayet Liderimiz Harun Yıldız’ın lisanı sürçse Erdoğan akşamında karşılık verir.

* Aylardır Sedat Peker ‘senin bakanların rüşvet alıyor’ diyor, ‘kayıp silahlar var’ diyor, ‘Esenyurt’ta senin kasan var’ diyor. Hiçbirinin çıtı çıkmıyor. Bir siyasetçi 10 bin dolar alıyor, bir gazeteci kaçak bir holding işvereni için 10 milyon euro istiyor.

* Bu bilgileri ne yazık ki savcılardan, Meclis’ten değil, Sedat Peker’den öğreniyoruz. Sedat Peker ‘sen bana müdafaa, çakar verdin’ diyor, ne kadar hatalı varsa ardında Kabahat İşleri Bakanı var.

“TRT’YE PERGOLECİ’NİN VE SETA VAKFININ PELİKANCILARINI ATADILAR”

Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile TRT’ye yapılan atamalar hakkında ise Ağbaba şu tabirleri kullandı:

* Devleti babalarının çiftliği üzere yönetiyorlar. Dün Resmi Gazete’de bir kararla TRT’ye atamalar yapıldı. Pelikancılar, Hilal Kaplan üzere isimler TRT’ye atandı.

* TRT’ye günümüzün Goebbels’inin yani Pergoleci’nin grubunu getirmişler. Hem muhafazakarlık yapıp hem de kamunun imkanlarıyla haramla beslenen takımlarla devlet kurumlarına çöküyorlar. Hepsinin tek çıkış noktası SETA Vakfı ve Pergoleci’nin takımı. İktidarımızda bunların da hesabını soracağız.

Sözcü