Yaz ekranı için hazırlanan ve yayınları devam eden üretimlerde setlerde koronavirüse karşı kıymetli tedbirler alındı. Tüm gruba testler yapıldı, sette maskeler takılıyor, dezenfektanlar ulaşılabilir bir noktada ve ambulans da hazır bekliyor. Fakat ekrana yansıyan manzaralarda koronavirüs yokmuş üzere bir durum var.

Bay Yanlış dizisinde Can Yaman ve Özge Gürel yakınlaşması, Çatı Katı Aşk dizisindeki mahalle kültürünün doğal sonucu olarak birçok kişinin iç içe olması hali, tıpkı biçimde Sen Çal Kapımı dizisinde Hande Erçel ile Kerem Bürsin’in yakın sahnelerine dikkat edildiğinde verilen ileti düşünceli.

Hele ki Çatı Katı Aşk üzere bir mahalle kıssasında hiçbir şey yokmuş üzere herkesin iç içe olma hali, daima yakın temaslar ve dokunuşlar dikkat çekiyor. Kanal D ekranlarında yayınlanan dizinin bu  haftaki kısmında koronavirüs yokmuş üzere bir imaj ekrana net bir biçimde yansıtılıyor.

Yalnızca bu 3 dizi ile hudutlu olmamak üzere, hazırlıkları devam eden, setleri toplanan tüm üretimler için geçerli bir durum var ki, o da koronavirüs tehlikesine vurgu yapacak bir ayrıntı göremiyorsunuz.

İşte bu durumu Milliyet Cadde muharrirlerinden Sina Koloğlu da gündeme getirdi. Kimsenin de salgını ortaya koyarak bir tenkitte bulunmadığını da belirten Sina Koloğlu, yazısında şu iletileri verdi:

“Ortalık yıkıldı ‘öpüştüler’ diye… Kimse “Yahu salgın var, korona filan” diye de sormadı. Yakın bakışmalar ve temaslar var yeni çekim setlerde.

Konut ahalisi, “Bizim vatandaş bu sahnelerden etkilenmiyor mu zannediliyor?” diye soruyor. Yeni çekim yemek programları da mevcut. Hani ‘çeşit olsun’ diye apartman komşularıyla, dünür başlıklarıyla yapılanlar. Orada uzaklıklara uyuluyor mu?

Apartmanlı olanda taban tabana komşular. Şef yarışımızda şu balkona çıkanlar ne durumdaydı? Uzaklık filan yok. Yani kısaca ekranda hayat çok normal!”

Televizyon Gazetesi