49 yıl, 17 adet 45’lik, 10 LP ve 30 albüm… Türküleri, halk müziğini ve Anadolu rock’ı tüm dünyanın lisanına dolayan Selda Bağcan, ‘40 Yılın 40 Şarkısı’ serisinin 2. albümünü çıkardı. Seriye dört albüm daha eklenecek ve Bağcan’ın muhteşem diskografisinden yekun 240 parça dinleyicileriyle tekrar buluşmuş olacak. Efsanevi sanatçıyla sekiz başlıkta hayat ve müzik yolculuğunu İstanbul Life Mecmuasından Zeynep Güler Ceylan ‘a anlattı…
Selda Bağcan, profesyonel kariyerine başladıktan yalnızca bir yıl sonra, şarkı sözlerinden ötürü yasaklı isimler arasına girdi. Tam 20 yıl boyunca müziğini daima bu handikaplarla mücadele ede- rek yaptı. Yasaklandıkça daha çok sevildi, haksız konuma cezalan- dırıldıkça gönüllere daha çok girdi. Bugün dünya çapında bir hayran kitlesine ve başarıya sahip.
Albümlerde ve plaklarda 400’e yakın şarkı söyledi, İngiliz Rolling Stone mecmuası tarafın- dan ‘100 Yılın 100 Efsane Divası’ listesine seçildi, The Times’ın ‘Dünya Müziğinde Yaşayan Efsanevi ve Tarihi Bayan Şarkıcı- lar’ listesinde taraf aldı, yüzlerce memleketler arası şenlikte sahneye çıktı. Gücünden ve kararlılığından hiçbir şey kaybetmeden yolculuğuna devam eden Bağcan’dan hayat dersleri aldık.
SESİNİN SIRRI
“BU İŞİ BIRAKTIĞIM GÜN KOLA İÇECEĞİM”
“Sesimi müdafaamın dört formülü var: Birincisi, ömrümde sigara içmedim, sigara içen birinin şarkıcılık yapmaması lazım. Ses tellerini mahveder sigara, üzerine katran üzere oturur. Teller iki kas birbirine çarparak ses çıkarır, üstü katranla kaplanınca iki odunun bir- birine çarptığı üzere ses çıkar. İkincisi, asitli hiçbir içecek içmem. Bunlar da ses tellerinin üzerinden kezzap üzere geçer. Kolayı çok sev- göğüs rağmen hiç içmedim, soda ve bira da içmem. Üçüncüsü, içtiğiniz her şeyi oda sıcaklığında içmek ve yemek. Karpuzu buz- dolabından çıkardığınız üzere yiyemezsiniz, su içecekseniz de öyle. Son olarak da uyku düzeni. Bunlar hayatınızı kısıtlayan önlemler lakin 50 yıldır bu işkenceye katlanıyorum ben (gülüyor.) Şarkıcılığı bırakırsam birinci yapacağım şey kola içmek olacak.”
DÜNDEN BUGÜNE YOLCULUĞU
ÜÇ KEZ MAHPUSA GİRDİM, DAHA NE OLSUN!
“15 Temmuz 1971’de çıktı birinci 45’lik plağım. Tam 49 yıl oldu. 2021’de 50’nci sanat yılım doluyor. Kesinlikle hem albüm yapmayı hem de büyük bir konserle kutlamayı istiyorum 50’nci yılımı. O kadar çok hadise var ki beni etkileyen; Anadolu konserleri, yurt- dışı turneleri, yurt dışında şu son 10 yıldaki yükselişim… Üç sefer mahpusa girdim zati, daha ne olsun! 1972-92 arası yasaklıydım ben, tek kanal olarak TRT vardı, hiç çıkamıyordum. Kendi dirayetim ve çabamla, besteler ve türkülerle buraya gelebildim. Şimdi yurt dışında benim için, ‘Ne söylediğini anlamasak da her söylediğine katılıyoruz’ diyorlar.”
PANDEMİ DÖNEMİNDE YAŞADIKLARI
AMAÇLARIMA VARAMADAN ÖLÜRSEM DİYE KORKTUM
“Karantina sürecinde çok dinlendim. Herkes üzere ölümden ben de korktum çünkü daha yapacağım şeyler var, eğer bunları yapama- dan ölseydim gözüm açık giderdi. Gayelerime varamayacağım diye korktum. 65 yaş sonuna takılan gruptaydım. İstanbul’da konutumun önünde yürüyüş yapabildim yalnızca. Bodrum’da kedilerim var, altı aydır gidemediğim için aklım onlarda. Şimdi gitmeye hazırlanıyorum. Yasaklı günlerde en çok arkadaşlarımla birlikte yemeklere gitmeyi özledim. Bu yemeklere ‘tango yemekleri’ derim ben, hani meskende yapamazsınız da ama restoranda yer- siniz… Dostlarımla birkaç kadeh şarap içip sohbet etmeyi çok özle- dim yani.”
TOPLUMSAL MEDYA VE ORADAKİ POPÜLERLİĞİ
YEDİĞİN YEMEĞİ PAYLAŞMAK AYIP OLMUYOR MU?
“Sosyal medya tasarrufu ben yapmıyorum; ben ne tweet atmayı bilirim ne de bildiri yazmayı (gülüyor). Bunlarla menajerim il- gileniyor; o bana gösteriyor, ben de ‘Tamam, paylaş’ diyorum. Onu yaptım, buraya gittim, bunu yedim diye her saniye bir şey koyuyor- lar; bunları çok ayıplıyorum ben. Yemek yedikleri masaları payla- şıyorlar, masada envai çeşit yemek var. Bu ülkede milyonlarca insan aç yatağa gidiyor, işsiz bu kişiler. Senin bu yaptığın ayıp olmuyor mu? Ben yalnızca haber veriyorum işimle ilgili.”
UNUTAMADIĞI KONSER
20 DAKİKA BOYUNCA GERİ ÇAĞIRDILAR
“Köln Arena’da 18 bin kişinin izlediği, ‘Bin Yılın Türkü- sü/1000 Bağlama-1000 Semah’ konserini hiç unutamam. ‘Uğurlar Olsun’ ve ‘Aldırma Gönül’ü söylemiştim, herkese bir şarkılık müsaade varken ben iki şarkı seslendirdim, sahneden inince 20 dakika beni alkışladılar geri getirmek için. Ben de tekrar çıktım sahneye. Sahnede tıpkı anda 2 bin 167 sanatçı olduğu için Guinness Rekorlar Kitabı’na girdi bu konser.”
YENİ KUŞAK ŞARKICILARA BAKIŞI
BENDEN SONRA BAYRAĞI ALACAK KİMSE YOK
“Benden sonra bu kulvarda bayrağı kime teslim ederim diye düşünmüyorum. 12 Eylül döneminde apolitik yaptılar in- sanları. Şimdi gençlik çok başka konumda. Birtakım şarkılar güzel fakat kimileri çok abuk sabuk. Benden sonra şu gelir diye kimi işaret edeyim? Hiç öyle biri yok, ben yeniden kendimi işaret edeyim en iyisi (gülüyor).”
SERİNİN İKİNCİ ALBÜMÜ
40 YILIN 40 ŞARKISI-2
“Serinin bu 2. bölümünde türküler ve deyişler yan alıyor. Bir numara albümde büsbütün hit şarkılar vardı. Bugüne kadar 400’e yakın şarkı söylemişim albüm ve plaklarda, bun- ları tekrar gün yüzüne çıkarıyoruz. Seçerken kendi per- formansımı beğendiğim, içime sinen şarkıları seçiyorum.”
DÜNYA GÜNDEMİ HAKKINDAKİ DÜŞÜNCELERİ
BİTMEDİ AMERİKA’NIN SÖMÜRMELERİ!
“Çok üzülüyorum Amerika’da yaşananlara. Amerika adam ol- maz diye düşünüyorum. Sen kalk 300 yıl önceden getir o siyah kişileri Afrika’dan, o devir sömür, getirdiğin günden beri sömür; bitmedi sömürmeleri. Bizde imparatorluk mirası olduğu için bu manada bir ırkçılık yoktur, çeşitli millet- lerden beşerler birlikte yaşamayı öğrenmiştir burada.”
Televizyon Gazetesi
