Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi Hastanesi Başhekimi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Nejat Altıntaş, İngiltere’de mutasyona uğrayan ve bulaşma suratı yüzde 70 artan Covid-19 ile ilgili değerlendirmelerde bulundu.

Altıntaş, “Virüsün üzerinde çıkıntılar var. Çıkıntılara spike proteinleri diyoruz. Spike proteinin yapısına baktığımız vakit, spike protein, iki tane alt modülden oluşuyor. Bir kesimin ismine S1 kesimi, bir adedine de S2 modülü diyoruz. Virüs geliyor. Öncelikle diyelim nefes aldık. Hastalıklı beşerden geliyor, burnundan ağzından içeri giriyor. Bedenimizde bir grup bağlayıcı, yapıştığı yerler var. Bunlar en çok akciğerlerin içerisinde var. Böbreklerimizde, bağırsaklarımızda var. Münasebetiyle virüs gelip, buralara yapışıyor. Yapıştığı yerin ismi AC2. Reseptörlerin üzerine yapışıyor, S1 modülü ile oraya yapışıyor. Gerisinden yapıştıktan sonra S1 kesimi oradan kopuyor. S2 kesimiyle da virüs hücrenin içerisine giriyor ve bizim hücrelerimizi istila ediyor” dedi.

Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi Hastanesi Başhekimi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Nejat Altıntaş

‘VİRÜS SAVUNMA HÜCRELERİNE KARŞI GÖRÜNMEZ OLDU’

Doç. Dr. Altıntaş, şöyle konuştu:

* Mutasyon, değişiklik demek. Spike proteinin olduğu bölgede değişiklik meydana geldi. Bir mutasyonun ismi, N501Y mutasyonu. N501Y mutasyonu ne oluyor? S1 proteini, AC 2 reseptörüne yani bedene yapıştığı reseptöre, çok daha hoş yapışıyor. Çok daha süratli yapışıyor.

* Virüsün bize gelip yapışma ihtimali daha fazla artmış oldu. Bunun haricinde ikinci bir mutasyon daha meydana geldi. İkinci mutasyonun ismi da P681H mutasyonudur.

* Virüs gelip yapıştıktan sonra içeriye girebilmesi için S1 ve S2’nin parçalanması gerekiyor. S1 ve S2 proteinlerini parçalıyor. Parçaladığı için de virüs hücrenin içerisine çok daha kolay girmeye başladı. Birinci mutasyonda yapışması artmış oldu. İkinci mutasyonda hücrenin içerisine girdi.

* Hücrenin içerisine girdiği vakitte savunma hücreleri, onu yakalayıp, yok etmeye çalışıyor. Virüs de ondan kaçmaya çalışıyor. Yeni bir mutasyon daha geliştirdi. SPİKE6970 DEL mutasyonu. Bununla da virüs artık savunma hücrelerimize karşı görünmez oldu.

* Virüs gözükmüyor, bizim virüsü savunacak hücrelerimiz bunu görmüyor. Bundan ötürü da şu an bulaştırıcılığı yüzde 70 arttı. Bir beşerden bir beşere daha kolay, daha süratli geçiyor.

* Bu manada virüs daha ağırlaştı mı? Ya da virüsün öldürücülüğü arttı mı diye bakacak olursak, virüsün öldürücülüğünde bir değişiklik yoktur.

* İkincisi ise hastalığın tartısında da bir değişiklik yoktur. Nerede değişiklik var? Konuşurken, anlattığımız düzeneklerle çok daha süratli oluyor. Bunu şu an bilhassa İngiltere’de gerisinden Hollanda’da, Güney Afrika’da gördük. Ülkeler önlem maksatlı hudutlarını kapatmış durumda.

* Bu önlemlerin vaktinde alınmış olması kıymetli. Biz çok süratli davrandık. Çabucak sonlarımızı kapattık. Bunun olumlu tesirlerini uzun vadede göreceğiz”

Mutasyonlu virüsten de korunmak için önlemlerin tıpkı biçimde devam ettirilmesi gerektiğine dikkat çeken Doç. Dr. Altıntaş, maskenin değerli olduğunu vurguladı.

Virüs değişmiş olsa dahi maskeden geçme olasılığında, çapında, boyutunda rastgele bir değişiklik olmadığını söyleyen Altıntaş, hasta sayılarında da düşüş yaşandığını lisana getirdi.

‘YOĞUN BAKIM YATAKLARI BOŞALMAYA BAŞLADI’

Hasta sayılarının 10 gün içerisinde 33 binlerden 19 binlere geldiğini söyleyen Altıntaş, “Böyle giderse sayımız çok azalmaya başlayacak. Bilhassa bizim kendi hinterlandımıza baktığımızda şahsen görüyoruz. Üniversite yataklarımız boşalmaya başladı. Ağır bakım yataklarımız boşalmaya başladı. Son derece rahat etmeye başladık” dedi.

‘ÇİN AŞISI SON DERECE GÜVENLİ’

Doç. Dr. Nejat Altıntaş, corona virüste Çin aşısının inançlı olduğunu belirterek, şöyle konuştu:

* Alman aşısı, Biontech firması ile Pfizer firmasının birlikte ürettiği ya da ABD’deki Moderna’nın ürettiği aşılar, virüsün kendisini değil, virüsün yapıştığı yerin aynısının genetik kodunu bizim bedenimize vererek, bizim bedenimizdeki spike proteinini, yapışma proteinlerinin birebirini ürettiriyorlar.

* Çin aşısı ise öldürülmüş bir virüs. Virüsü öncelikle bir ortamda çoğaltıyorlar. Gerisinden formaldehit denilen bir alkolün içerisinde öldürüyorlar. Sonra da bu bedene veriliyor.

* Bu aşı yüzyıllardan beri 1895’te verem aşısı ile birlikte herkesin öğrendiği bir aşı. Son derece emniyetli bir aşı. Bizim aşıyı aldığımız Sinovac firması, dünyanın en gelişmiş aşı şirketlerinden bir tanesi. Zira şu an hepimizin olduğu Hepatit A aşısını dünyada birinci bulan firma.

* Hiç kimsenin sorgusuz sualsiz yaptırdığı Hepatit A aşısını getirip satan, insanların alıp yaptırdığı aşının firması. Çin aşısı son derece muteber. Bu mutasyondan sonra, mutasyon spike proteininde meydana geldi.

* Spike proteinindeki yapı değişikliğinden ötürü Alman aşısı yahut Moderna’nın aşısının tesiri azalabilir. Zira, virüsün yapıştığı bölge değişmeye başladı. O virüs öteki, şu anki virüs diğer.

* Şayet bu virüs bu kadar süratli değişirse o etkisiz olabilir. Fakat Çin’den gelen aşı bütün virüsün her şeyine karşı olursa münasebetiyle etkinliğinde bir azalma olmayabilir. Bunları natürel bilmiyoruz. Bunlar yalnızca bizim öngörümüz.

Sözcü