Mermer ocağı firması da bölge halkıyla birlikte tüzel uğraş veren ikili karşı açtığı 100 bin TL’lik tazminat davasını kaybetmişti. Ali Ulvi Büyüknohutçu, cinayetten yaklaşık 1 ay evvel sonuçlanan ve mermer ocağının kapatılmasına karar verilen davanın öbür mermer ocakları için de emsal karar niteliği taşıdığını açıklamıştı.

MEZARLAR ATEŞ TUĞLASINDAN

Bu olaydan yaklaşık 1 ay sonra yaşadıkları dağ meskeninde öldürülen çift, Muratpaşa ilçesindeki Andızlı Mezarlığı’nda toprağa verildi. Çiftin mezarlarında ise ailesi, mermer yerine topraktan yapılan ateş tuğlası kullanmayı tercih etti. Anne ve babasının mezarını ziyaret eden Emine Büyüknohutçu, mermer kullanmama kararının, aile bireylerince birlikte alındığını söyledi.

Büyüknohutçu, “Tabi ki mermer kullanamazdık, kullanmadık da. Ateş tuğlasını kullanmayı tercih ettik. Bu da akrabalarımızın bilhassa yaptığı bir seçimdir. Neden mermer kullanmadık? Aslında çok açık, biz ne kadar tüketim toplumu olmaya devam edersek sonumuza da o kadar yaklaşıyoruz. Aslında bu yaşadığımız olay da bunu çok özetleyen bir olay. Mermer tüketmeye ne kadar yatkınsak ve buna ne kadar istek gösteriyorsak o kadar üretilmeye ve oradan çıkarılmaya devam edecek. Bir şeye istek ne kadar çoksa üretimi de o kadar oluyor. Münasebetiyle tüketim alışkanlıklarımız konusunda kendi sonlarımızı çizmemiz gerekiyor. Ateş tuğlasının hem sıcak hem soğuk yalıtım konusunda çok iyi olduğunu biliyorum. Bir de anne babamızı hoş anlatan bir şey olduğunu düşünüyoruz” diye konuştu.

‘4 YILDIR AYDINLATILMAYAN CİNAYET’

Cinayetin üstünden 4 yıl geçtiğini belirten Emine Büyüknohutçu, “4 yıldır aydınlatılmayan bir cinayet, derinleştirilmeyen bir dava kelam konusu. Bunlar da yetmezmiş üzere bu yıl nisan ayı sonlarında aldığımız bir tebligat, azmettiricinin takipsizliği tarafında oldu. En son bu takipsizliğe itirazımızı yaptık, şu an bir gelişme katedilmesini bekliyoruz” dedi.

‘MEKTUPLARDA AZMETTİRİCİ OLARAK İSMİ GEÇEN OCAK SAHİBİ’

Cinayeti üstlenen ve cezaevinde intihar ettiği açıklanan katil zanlısı Ali Yamuç’un yazdığı mektuplar olduğuna ve isimli makamlara verdiği tarafındaki sözlerine dikkat çeken Büyüknohutçu, “Bu mektuplarda azmettirici olarak ismi geçen mermer ocağı sahibi var. Bu şahısla ilgili takipsizlik kararı verilmek isteniyor ama bunun hukuk çerçevesinde bu türlü olmaması gerektiğini herkes biliyordur. Hasebiyle biz de bunun takibini yapmaya çalışıyoruz. Bütün uğraşımız bu sebepten dolayı” diye konuştu.

Bölgede 14 mermer taş ocağı olduğunu ve bunlardan 1’inin babasının açtığı dava sonucu kapatıldığını hatırlatan Büyüknohutçu, emsal dava olduğu belirterek, “Yani o bölgedeki birçok mermer ocağını kapatmaya yetecek bir dava belgesiydi. Bunu kazandı, kazanmasının akabinde bahsi geçen mermer ocağı, açtığı 100 bin liralık tazminat davasını kaybetti. Zati 1 ay kadar sonra evvel bölgedeki konutlar kundaklandı. ‘Kundaklandı’ diyorum zira gece 2-3 civarında çıkan bir yangın kelam konusu. Meskene çok yakın bir noktada başlayan yangından bahsediyoruz. Kaldı ki o saatlerde bu yangını haber veren yeniden Ali Yamuç, ‘Evinizden çıkın yanacaksınız’ diye. Çabucak akabinde 2-3 gün sonra da bu cinayet haberini aldık” halinde konuştu.

Mermer ocaklarının bulunduğu yerde yalnızca o bölgede yetişen sedir ve katran ağaçları olduğunu lisana getiren Emine Büyüknohutçu, mermer ocakları kanalıyla bölgedeki habitatın yok edildiğini söyledi.
(DHA)

Sözcü