UYGUN Parti Genel Lideri Meral Akşener, partisinin TBMM’deki küme toplantısında konuştu.

Akşener’in konuşmasından satır başları:

* Siyaset olanı bileni okuyabilme, gerçeği görebilme ve gösterebilme sanatıdır. Yaşananları yanlışsız tahlil etmek yetmez, akıntıya karşı kürek çekmeyi de gerektirir.

* Son üç buçuk yılda yaşadıklarımızı hatırladıkça bize koltuk hesabıyla değil millet ve demokrasi hesabıyla siyaset yaptıran Cenabı Allah’a şükürler ediyorum. En büyük gücümüz milletimize asla palavra söylememek, hakikatin müsaadeden asla ayrılmamaktır. Bu bizim için pek seçenektir.

Bugün vesayete baş tutuyormuş üzere duranlar dün 28 Şubat’ta masaların altında saklananlar dün biz tekrar tıpkı yerdeydik. Geçtiğimiz hafta sonu yaşadığımız olaydaki üzere kim ne düşünür ya da kimi kızdırırız diye düşünmeden hakkın ve hakikatin yanında durduk.

* Son devirde bir modadır gidiyor. Gece vakti ortalığı karıştırma modası. İstifa eden bakan mı dersiniz, vazifeden alan bürokrat mı, fesih edilen mutabakat mı dersiniz…

* Uykusu kaçan sanki ne yapsam da ortalığı nasıl karıştırsam diye iş başına geçiyor, bedelini ödemek maalesef milletimize düşüyor. Bu modanın son örneği olarak 104 emekli amiral bir bildiri paylaştılar. İktidar, darbe edebiyatıyla 4 gün daha milletin kaygılarını konuşmaktan kurtuldu.

* Cumhur İttifakı’nın oyları her ay düşerken kimsenin iktidarın değirmenine su taşımasına müsaade edemeyiz, etmeyeceğiz. Kimse de kusura bakmasın. Bu işler bu türlü yapılmaz.

* Tasaları olanlar ferdi olarak her platformda, basında, yayında görüş ve tekliflerini elbette açıklayabilirler lakin bunu gizemli gece yarısı bildirileri ile yapamazlar.

ÇARPIK ZİHNİYET

* Yapanlar da karşılarında evvel bizi bulurlar. Biz kelam de karar da milletindir diyenleriz.

* Son 60 yılda 9 darbe, post çağdaş darbe, muhtıra ve e-muhtıra görmüş bir millet olarak kimi hassasiyetlerimiz var. Bu yüzden Türkiye’ye dair kaygıları olanların bu tasaları yöntemince, vaktini ve yerini gerçek ayarlayarak lisana getirmeleri çok değerlidir.

* Hele ki ülkesine yıllarca hizmet etmiş, çok kritik makam ve mevki bulunmuş olanların bu bahiste çok daha sorumlu davranmaları gerekir. Her itiraz edeni hainlikle, teröristlikle, darbecilikle suçlayıp buradan siyaset devşirmeyi alışkanlık haline getirmiş bir zihniyet yönetiyor.

* Bu çarpık zihniyet, işler istediği üzere gitmeyince AYM’yi kapatma yeltenecek kadar şımarık, koltuğu tehlikeye girince Cumhuriyet’in kurucu pahalarını tartışmaya açacak kadar şuursuz.

* İktidarını korumak için milleti birbirine düşürecek kadar zalim bir zihniyet. Münasebetiyle milletini düşünen herkesin bu durumun şuuru, sorumluluğu ile hareket etmesi gerekir.

* Türkiye’nin bu kadar sorunu varken iktidar kendi hesabına düşüp milletimize sırtını dönmüşken, milletimiz siyasetçilerden sıkıntılarına tahlil üretmesini açıkça talep ediyorken ve Cumhur İttifakı’nın oyları her ay düşerken kimsenin çıkıp da iktidarın değirmenine su taşımasına müsaade edemeyiz. Kimse de kusura bakmasın.

Sözcü