Merkez Bankası (TCMB) Lideri Şahap Kavcıoğlu 23 Nisan’da üç başka TV’nin ortak yayınında “Şu an 720 ton altın var, küsuratını unuttum” kelamları TCMB’nin altınlarını da gündeme getirdi. Dünya Altın Kurulu’nun nisan dataları ile Kavcıoğlu’nun açıkladığı rezerv birbirini tutmayınca; 159 ton altının kayıp olduğu argümanları ortaya atıldı. TCMB’nin rezervlerinin şeffaf olmayan bir biçimde satışını uzun müddettir gündeme getiren ekonomist Uğur Gürses, bloğunda bu hesabın baştan ayağa yanlış olduğunu anlatan bir tahlil paylaştı.
Uğur Gürses
159 TON ALTIN SATILDI
Gürses, tahlilinde “159 ton kayıp altın” diye bir durumun kelam konusu olmadığını datalarla de ortaya koydu. Fakat bu yazının temel konusunu Gürses’in tahlilinin devamında dikkat çektiği diğer bir ‘159 ton altın hesabı’ oluşturuyor.
Gürses’in ‘sayısal bir tesadüf’ olarak tabir ettiği “kayıp 159 ton altınla” ilgisi olmayan hesabı TCMB’nin altın ölçüsünün seyrine dikkat çekiyor. TCMB’nin 116 ton olan altın rezervinin 2017’den itibaren arttırdığına işaret eden Gürses, Temmuz 2020’de bu sayının 469 tona çıktıktan sonra Şubat 2021’e kadar satış süreci yaşandığına dikkat çekti. Tahlile nazaran TCMB’nin Şubat 2021’de mülkiyetindeki altın 159 ton azalarak 310 tona geriledi.
TCMB’nin yanlış iktisat siyasetine, oluk oluk döviz rezervi satılarak harcandığı için 159 ton altını satma gereği duyduğunu söyleyen Gürses, döviz rezervleri eriyince altınların satılmaya başlandığını belirtti. “Hem suyunu çeken nakit dövizi yerine koymak için altınlar satıldı hem de altınların paha çıkarı bilanço kârına çevrilmiş oldu. Bu da Hazine’ye aktarıldı” diyen Gürses “TCMB’nin, döviz ve altın rezervleriyle bu biçimde oynanarak, bir hedge fona çevrildi” sözlerini kullandı.
Zarrab sonrası ‘bloke’ riski altına yöneltti
Uzun yıllar boyunca 116 ton altın rezervi tutan Merkez Bankası’nın 2017’den itibaren altın rezervlerini arttırmaya başladığına işaret eden Uğur Gürses, İran ambargosu ilişkili altın sevkiyatı yapan Reza Zarrab’ın ABD’ye girerken yakalanması ile muhtemel bir yaptırım ya da cezaya karşı tedbir olarak Merkez Bankası’nın döviz varlıklarının azaltılarak altına çevrildiğini ve Türkiye’ye getirildiğini kaydetti.
Sözcü
