Ankara Büyükşehir Belediye Lideri Mansur Yavaş, KRT TV’de Gürkan Hacır’ın moderatörlüğündeki ‘Şimdiki Zaman’ programına konuk oldu.

Ankara’daki yolsuzluk ve rantlar hakkında konuşan Yavaş, şunları söyledi.

* Yalnızca Ankara’daki rant baronlarıyla değil, tüyü bitmemiş yetimin hakkına el uzatan herkesten bunun hesabını sormak benim boynumun borcu. Ben yıllarca herkesin bilip, kimsenin üstüne gidemediği, yalnızca dedikodusunu yaptığı kamuoyunda bilinen kimi konuların hepsini inceledik.

* Kamuoyunda herkesin duyduğu kimi yolsuzlukların üstüne gitmek gerekiyordu. Gerek imar yolsuzlukları, gerek başka yolsuzluklar. Zira bir yandan bir özelleştirmeyle bir beşere olağandışı imkanlar sağlıyorsunuz belediye kaynaklarından ve bu kişi ayrıldığı eşine 6 milyon pound üzere tazminat, 150 bin pound aylık nafaka, 35 tane daire şeyler veriyor. Bunlar belediyeden kazanılan paralarla oluyor. Bu kişi müteahhit sayılabilir.

* Sonuç itibariyle beşerler bu gün çıktığınız vakit çöpten yiyecek topluyor. Artık ufacık bir besine muhtaçlığı olan beşerler varken bunların hesabını sormamak benim oturduğum koltuğu bana haram eder.

“20 BİN METREKAREYE, 120 BİN METREKARE İNŞAAT”

İsmail Saymaz’ın TOGO Kuleleriyle ilgili kaçak yapılaşmayla elde edilen ölçünün ne kadar olduğuyla ilgili sorusuna Yavaş, şu cevabı verdi:

* 500 milyondan aşağı değildir, zira bize kendisi 800 milyon liralık tazminat davası açacağını söylüyormuş. Herkes her türlü hakkını kullanabilir.

* 20 bin metrekare inşaata 120 bin metrekare inşaat yapıyorsunuz. Tabi bunlar nasıl belediye meclisinde kim tarafından getirildiği bilinmiyor. Tabana girmezseniz. Diyelim ki 6 katla bitiyor. Ancak ortaya AVM sıkıştırılmış. Bu kocaman AVM metrekareye sayılmıyor. 6 kattan, 21-22 kat fazla çıkılmış olabilir.

“İFTİRA ATILARAK MİSYONDAN ALDIRMAK İSTEDİLER”

Yavaş, TOGO Kuleleri yüzünden davalık olduğu Sinan Aygün’ün rüşvet iftirasıyla kendisini misyondan aldırtmak istediğini söyledi.

Kendisine tuzak kurulduğunu söz eden Yavaş “Beni misyondan aldırtmak istedi birinci kez burada söylüyorum. Bir tezgah kurdular bu türlü. Büyükşehir belediyesi bizden rüşvet istiyor deyip bir tezgah kurdular. İnşallah beni bu türlü söyledi, bana iftira attı diye sav ederde onla da mahkeme görüşürüz.” diye konuştu.

Gazeteci Barış Yarkadaş’ın “Sinan Aygün kimle irtibat kurdu? Bu söylediğinize nazaran bilginiz de var mutlaka” sorusunu yanıtsız bırakan Yavaş “İzin verin bunu vaktinde açıklayalım. Ben diyorum ki pek açık konuşuyorum. Versin beni mahkemeye bu türlü bir niyetim yoktu diye. Ben de ispat edebilirsem ederim edemezsem de kendisine tazminatını veririm. Bu kadar net konuşuyorum” dedi.

İsmail Saymaz’ın, “Bu yasal aksiyona geçti mi?” sorusuna Yavaş, “Savcılığa tabi bir dilekçe verdi lakin sonra televizyonda ağzıyla itiraf edince olayın balon olduğu ortaya çıktı. Şayet o denli olmasaydı, verdiği dilekçe üzerine Sinan Aygün’den para istediler diye bizleri misyondan aldırmak, asıl gayesi oymuş. Bunu da olağan ki bu mevzuda tanıklık edecek bir sürü insan var, konuşmalar var. Beni mahkemeye verir iftira attılar diye tazminat davası açarsa bende orada ispat hakkımı kullanırım” yanıtını verdi.

DANIŞTAY KARARLARI

Danıştay’ın, belediyelerin iştiraki olduğu şirketlerdeki belediye hukuksal kişiliğindeki temsilcilerinin değiştirilmesi yetkisini belediye liderlerinden alarak belediye meclisine verilmesi hakkında da konuşan Yavaş, şunları belirtti:

* Zorlamayın hukuku bunun hesabını çocuklarınıza veremezsiniz. Topluma izah edemezsiniz. Öteki bir yolu var.

* Kanun değiştirsinler, o daha vahim sonuçlar doğurur ancak hukuku zorlamak yerine açıkça kanunda hükmü alınan şeyi değiştirip, farklı yollar arayıp hukuku katletmek yerine bence kanun değiştirsinler.

* Yargıtay, Sayıştay herkes bu hususta belediye liderinin yetkili olduğunu söylerken her nasılsa idari davalar genel konseyinden bu türlü bir karar çıkardılar. Münasebetiyle bu kararlar zorlama kararlardır.

“BELEDİYELERİN BAĞIŞ TOPLANMASININ ENGELLENMESİ”

* Toplanan yardım paraları devlette duruyor. O kararın da ben yanlış olduğuna inanıyorum. İçişleri Bakanı, ‘gidip belediyeye para yatırmak isteyene bir pürüz yok’ dedi. Yeterli de pandemi devrindeyiz. Belediyemize insanlarımızın gelmesini istemiyoruz ki…

* Vatandaşlar belediyeye ödeyeceği bütün paraları online ödüyor. Bu zamanda bağış yapacaksa da belediyeye gelip yatırması üzere kelam konusu bir şey olmaz. Bizim ilan ettiğimiz hesaplar da belediyenin kendi hesabı, yardım hesabı diye farklı bir hesap açmadık. Bizim hesabımızdaki paralara el konulmuş oldu. Bu kararı da yanlış buluyorum.

İMAMOĞLU’NDAN MANSUR YAVAŞ’A BİLDİRİ

Öte yandan yayını takip eden İBB Lideri Ekrem İmamoğlu, Mansur Yavaş’a bir ileti gönderdi. İmamoğlu, gazeteci Barış Yarkadaş aracılığıyla gönderdiği iletide şunları söyledi:

* Kıymetli yol arkadaşım Mansur Yavaş Başkanımı keyifle izliyorum. Başarılarımız bir bütündür. Biz 11 Büyükşehir belediye lideri olarak başarılarımızı üst üste koyarak bir bütün olarak görüyor, ülkemizin geleceğine ışık tutan muvaffakiyet bütünlüğünü ve gücünü inşa ediyoruz, yapılan tüm engellemelere karşın.

* Bu muvaffakiyet gücünü bu akşamki beyanları ile hissettiren Mansur Yavaş liderimize teşekkür ediyor ve İstanbulumuza hoşgeldin diyorum, programdaki gazeteci dostlarımıza da selamlarımı iletiyorum.

ANKA PARK

Uğur Dündar’ın “Ankara Parkı yerine Ankaralılar için yeni bir proje gündeme getirecek misiniz?” Sorusuna ise Yavaş şu karşılığı verdi;

* Anka Park’ta hukuk savaşımız devam ediyor. Çok karmaşık bir protokol imzalanmış. Bir sürü dertli durumu var. Ben yaz aylarında oradaki hasarı tespit etmek için mahkemeye başvurdum.

* Mahkeme, yalnızca dış görünüşünde 111 milyon lira hasar olduğunu tespit etti. İşletmeciye, çık dedik mühlet bitince. Çıkaramadık. Yeni Mahalle Kaymakamlığı’na başvurduk.

* ‘Sizi mahkemeye vermişler’ dediler. Biz Sulh Hukuk Mahkemesi’ne gittik ve hakim maalesef orada 50 bin lira teminatla onların, oradaki statüsünü devam ettirdi.

“ANKA PARK’IN MALİYETİ 712 MİLYON 900 BİN DOLAR”

Yavaş kelamlarına şöyle devam etti;

* Anka Park’ın maliyeti 712 milyon 900 bin dolar. Geri kalan orada çalıştırılan çalışanların, belediye araçlarını da hesap ettiğiniz vakit tespit edilenden daha fazla da olabilir.

* Gerçek sayı yaklaşık 713 milyon dolar, kuruş kuruş nereye ne kadar para verildiği buradan belirli. Artık almaya çalışıyoruz. O para kimsenin şahsi parası değil. Bu Ankara’nın cebinden çıktı.

* Elbette orayı kurtarmaya, çalıştığı kadarıyla çalışmaya ve oraya birtakım etkinlikler ek etmek suretiyle orayı Ankara halkının gitti çeşitli etkinlikler düzenlediği bir yer yapmak suretiyle kurtarmaya çalışıyoruz.

“1.5 LİRAYA ALINAN FİDANLAR BELEDİYEYE 15 LİRADAN SATILDI”

Yolsuzluklarla çaba etmeye devam edeceklerini belirten Yavaş, “Bir firma Ankara Belediyesi’ne 1.5 liraya aldığı fidanı tıpkı ay 15 liraya satıyor. Orman Genel Müdürlüğü’de diyor ki ‘bu kadar ağacı dikecek yer yok. Biz ücretsiz verirdik’ diyor. Ondan sonra buna takipsizlik çıktı ve itiraz edildi. Mustafa Tunu devrinde yapılmış bir şikayet. Bunun neyini kollayacağız biz. Bu para kimin parası, tüyü bitmemiş yetimin hakkı.” dedi.

“PSİKOLOJİSİ YA DA RUH SIHHATİ BOZUK”

Yavaş, Ankara Büyükşehir Belediyesi eski Lideri Melih Gökçek’le ilgili olarak şu tabirleri kullandı;

* Psikolojisi ya da ruh sıhhati bozuk, daima tweet atıyor ve ben muhatap almıyorum. Neden vazifeden alındığı da muhakkak değil esasen. Baktı ki belediyede işler yolunda, daima tweet atıyor ‘çapsız şöyle, çapsız böyle’ diyor.

* Şahsımı amaç aldığı için gidip şikayet ediyorum, savcı ise siyasetçi AİHM kararları yeterince buna katlanmalıdır diyerek takipsizlik veriyor. Rastgele bir şahıs AKP’li belediye liderine ‘çapsız’ dediği için birebir savcı çabucak dava açıyor. Ben hukukçuyum, hukukla oynamasınlar ben ayrıcalık istemiyorum.

Melih Gökçek’in ‘çapsız’ kelamına Uğur Dündar’ın “Hiç Ankara Büyükşehir Belediye Lideri olduğunu için pişman oldunuz mu?” sorusu üzerinden yanıt veren Yavaş şunları söyledi:

* Bu kirli siyaseti ortadan kaldırmak için oradayım. Çapsızlığım orada; onlar üzere beceremiyorum çocuğuma televizyon ikram edemiyorum, spor kulübü armağan edemiyorum. Benim dönemimde güçlü olanlar yok. Yolsuzluk yapmakta ve iftira atmakta çapsızım, çapsızlık buysa.

“BENİM BİR TEK PROJEM VAR, YATAĞA KİMSE AÇ GİRMEYECEK”

Çılgın projelerinin olmadığını söyleyen Yavaş şu sözleri kullandı:

* Benim bir tane projem var, yatağa kimse aç girmeyecek. Eğitimde eşitliği sağlayacağım. Bakın Türkiye’de 2.5 milyon öğrenci, internete erişememiş. Bizim Ankara’mızda toplumsal yardım alan 30 bin öğrenciye aylık 10 GB interneti yüklendi. 918 köyün tamamına internet sağlandı. Köyde yaşayan 15 bin öğrenci EBA’ya ulaşabildi. Bizim hizmet anlayışımız çok çok farklı.

MANSUR YAVAŞ’IN 20 EYLÜL’DE ERDOĞAN’LA YAPTIĞI GÖRÜŞME

Yavaş, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Lideri Recep Tayyip Erdoğan’la yaptığı görüşme hakkında şunları söz etti:

* Cumhurbaşkanı Erdoğan’la Ankaragücü’nün transfer yasağının kaldırılması konusunda konuştum. Metro çalışmalarımızı anlattım.

* Otobüslerimiz düşünceli otobüs almak için krediye başvurdum lakin imzadan çıkmıyordu bir türlü Berat Albayrak’ın imzalaması gerekiyordu. Sonra Lütfi Elvan Beyefendi gelince imzalandı.

* Şu anda Ankara’ya 300 otobüs kazandırıyoruz. 20-25 kadar hayati mevzu vardı. Onları anlattım. Belediyenin 600 milyon TL alacağı vardı devletten. Büyük çoğunluğu yapıldı.

CUMHURBAŞKANI ADAYLIĞI SORUSUNA CEVAP

Uğur Dündar’ın “Cumhurbaşkanı adayı olacak mısınız?” sorusuna Mansur Yavaş şu cevabı verdi:

* Ankara halkı beni Ankara’ya hizmet etsin diye seçti. Hatta bu türlü siyasi işlere karışmamı istemediği de belirli ki yalnızca hizmet odaklı çalışınca şu konuşulmaya başlandı. ‘Adam işini yapıyor’. Demek ki Türk milleti işini yapan adama hasret kalmış. İşini yaparken her şeye karışan insanı istemiyor. ‘Biz seni belediye lideri olarak seçtik, belediye başkanlığını güzelce yap’ diyor. Ben de mutluyum, inşallah daha hoş hizmetler yapacağız.

* Atatürk’ün bize emanet ettiği Başkent’i dünya başkentleriyle yarışır bir hale getirmek için çalışacağız. Ondan sonra yarın sokağa çıktığımda ‘Geldi hoş de hizmet etti’, dendiği vakit benim için en büyük makam odur.

* Bunun haricinde bir şeye ne odaklıyım ne de düşünüyorum. Beni Ekrem Bey’le bu türlü vakit zaman yarıştırıyorlar ancak şu kadarını söyleyeyim biz lakin hizmette yarışırız.

Sözcü