Saadet Partisi Genel Lideri Temel Karamollaoğlu, partisinin haftalık basın toplantısında gündeme ait değerlendirmelerde bulundu.

“KİMSEYE YARAR SAĞLAMAZ”

Danıştay’ın okullarda andımızın okunmasını engelleyen kararına ait açıklamalarda bulunan Karamollaoğlu, “Andımız tartışmaları üzerinden oluşan gündem, önemli manada bizleri endişelendiriyor. Bugün sıkıntımız dürüstlüğü, doğruluğu çocuklarımızın ahlakına yerleştirmek, çalışkanlığı ise bir ülkü haline getirmek olmalıdır aslında. Yoksa her sabah birebir andı tekrar ederek bir ülke ayağa kalkamaz, kalkamadı da. Oluşturulan yapay gündemlerle bu milletin kaygısını örtbas etmek hiç kimseye yarar sağlamaz. Siz bu kutuplaşma siyaseti ve yapay tartışmalar ile bu ülkenin insanlarını birbirlerine yabancılaştırırsanız bundan lakin ülkemiz ve milletimiz ziyan görür endişesindeyiz” sözlerini kullandı.

“İKTİDAR BİRKAÇ ISLAHAT TÜRKÜSÜ TUTTURDU GİDİYOR”

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Lideri Erdoğan’ın hukuk ve iktisat alanlarında açıkladığı ıslahat paketlerine reaksiyon gösteren Karamollaoğlu, “Son vakitlerde iktidar bir değil birkaç ıslahat türküsü tutturdu gidiyor. Neymiş efendim; adalette, iktisatta ıslahatlar yapılacakmış… Dünyanın hiçbir ülkesinde hem ‘durumumuz adaletten iktisada her mevzuda çok iyi’ deyip hem de birebir bahislerde ‘reform yapacağız’ diyen bir diğer iktidara kolay kolay rastlanmaz. Bilhassa de 18-19 yıldır ülkeyi yönetim edenlerin bu türlü bir hal sergilemelerini gerçekten anlamak mümkün değil” formunda konuştu.

“ÖNÜNÜZÜ KESEN ANAYASA HUSUSLARI Mİ VAR?”

Gündemdeki Anayasa değişikliği tartışmalarına de değinen Karamollaoğlu, şöyle devam etti:

“Siz adaleti sağlamak istediniz de önünüzü kesen kimi Anayasa hususları ve kanunlar mı var? Siz fabrikalar kurmak, istihdamı artırmak, Türkiye’yi zenginleştirmek istediniz de önünüze hangi maniler çıktı? Hangi kanun hususları sizin bu adımları atmanıza mani oldu? Emekliye, emekçiye açlık hududunun üstünde bir fiyat vermek istediniz de Anayasanın hangi unsurlarına takıldınız? Bugün Türkiye’nin sorunu temel itibariyle kanunlar ve Anayasa değil, yöneticilerin zihniyetidir. Şayet yapan bir zihniyet taşıyorsanız emin olun bugün Türkiye’de kanunlarda ve Anayasada hiçbir değişiklik yapmadan huzuru temin etmeniz, sorunları çözmeniz mümkündür. İktidarın, ‘ben Anayasayı değiştireceğim, kimi kanunlarda ıslahat yapacağım’ demesi aslında pek de kaygıya derman bir yaklaşım değildir.”

“NASIL OLDU DA ENFLASYON YÜKSEKKEN FİTRE BEDELİ YALNIZCA YÜZDE 4 ARTTI”

Diyanet İşleri Başkanlığı’nın 2021 yılı için belirlediği fitre fiyatının geçen seneye nazaran yalnızca bir TL artırımla 28 TL olmasını sert sözlerle eleştiren Karamollaoğlu, “İlginçtir, 2019 yılında 23 liraydı fitre, 2020 yılında bu 23 lira, enflasyon da dikkate alınarak, 27 lira olarak belirlendi. Bu yıl ise 28 lira. Yalnızca bir lira arttı… 2020’de enflasyon yüzde 14.6. Bu, iktidarın kendi belirlediği sayı. Şayet bu sayı dikkate alınırsa fitre bedelinin en az 31 lira olması gerekiyor. Fakat bir de mutfak enflasyonu var, o ise yüzde 34… Şayet bunu dikkate alırsanız o vakit belirlenen fitre sayısının çok daha üstlere çıkması icap ettiğini görürsünüz. Yani 34 lira. Bu sayı nasıl belirlendi? Nasıl oldu da enflasyon yüksekken fitre bedeli yalnızca yüzde 4 arttı? Bu gerçekten hem üzdü hem de telaşa sevk etti bizleri” açıklamasını yaptı.

“’GELİN BURAYA’ DEMEK YETMEZ…”

Erdoğan’ın bilakis beyin göçü davetini da kıymetlendiren Karamollaoğlu, “Gülelim mi, ağlayalım mı bu halimize diyorum… ‘Gelin buraya’ demek yetmez. Onların Türkiye’ye gelebilmesi için ortamı siz hazırlayacaksınız. En başta beşerler, ‘ben buraya gelirim, burası benim ülkem. Fikirlerimi rahatlıkla tabir edebiliyor muyum?’ onu düşünür. ‘Türkiye de hukuk var mı? Ben iktidarın yanlışlarını lisana getirdiğim vakit zirveme binerler mi yoksa kendi yandaşlarını bana tercih edecekler mi?’ bunu düşünüyor” dedi.

Sözcü