Saadet Partisi Genel Lideri Temel Karamollaoğlu, FOX TV’de İlker Karagöz’ün sunduğu Çalar Saat programına konuk oldu, gündeme ait değerlendirmelerde bulundu.

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Lideri Erdoğan’ın “Ülkemiz şahlanış devrine giriyor” kelamlarını pahalandıran Karamollaoğlu, “Sayın Cumhurbaşkanı’nın ve iktidarda bulunanların problemlere yaklaşımı bizi çok şaşırtıyor. Anlamıyoruz da yani, nasıl şahlanacağız? İnsan açlıktan konutunda oturacak, çalışamayacak, esnaf kepenk kapatacak, lokantacı dükkanını çalıştıramayacak, orada çalışan beşerler geçimini sağlayamayacak ve biz şahlanacağız… Bu güldürü üzere bir iş, dalga geçer üzere bir iş insanlarla” diye konuştu.

“BUNDAN SONRA KİMSE İNANMAZ ARTIK SİZE”

Karamollaoğlu, açıklamasına şu sözlerle devam etti:

“‘Biz şahlanıyoruz’ demek, bu kadar problem varken, bütün iş yerleri ya kapanmış yahut kapanma noktasına gelmişken siz, ‘şahlanıyoruz, ayağa kalkıyoruz, yeni bir atak başlatıyoruz’ bunları söylerseniz bundan sonra kimse inanmaz artık size. Bu noktada şahlanma diye bir iş olmaz. Kimse şahlanma da beklemiyor. Şu anda biz istikrarlı olalım, kâfi.”

“KÖTÜ ÖNLEMLERİN SONUCUNDA İKTİSAT BU NOKTAYA GELDİ”

Merkez Bankası’nın siyaset faizini artırma kararını da pahalandıran Karamollaoğlu, “Ekonomide kimi şeyler hem sebeptir hem de sonuçtur. Alınan berbat önlemlerin sonucunda iktisat bu noktaya gelmişse, faiz bir sonuçtur. Berbat iktisadın sonucudur ancak faiz tıpkı vakitte enflasyonun da sebebidir. Zira faiz arttığı takdirde maliyetler yükselecek; maliyetler yükseldiği takdirde fiyatlar artacak; fiyatların artması demek, enflasyonun artması demektir” sözlerini kullandı.

“DÜNYADA FAİZLER SIFIRLA BİR ORTASINDA OYNARKEN TÜRKİYE’DE YÜZDE 15’E ÇIKIYOR”

İktisadın bozuk gittiğinin ‘kesin’ olduğunu savunan Karamollaoğlu, “Hem de o kadar bozuk gidiyor ki bütün dünyada faizler sıfırla bir ortasında oynarken Türkiye’de birden teğe yüzde 15’e çıkıyor. Buradan birileri milyarlar kazanacak lakin birileri de batma noktasına gelecek. En çok ziyan gören, faize mahkum esnaf olacak. Türkiye’nin patronlarının büyük bir kısmı esnaf. Dışardan dolar çekmek için bunu bu türlü yapmak mecburiyetinde kaldınız. Pekala niçin bugüne kadar beklediniz? Her şeyi birbirine karıştırdılar. Bu mantık değişmeden Türk iktisadının düze çıkması mümkün değil” dedi.

“KANAL İSTANBUL’UN DEVLET PROJESİ İLE ALAKASI YOK”

Karamollaoğlu, İBB Lideri Ekrem İmamoğlu’na Kanal İstanbul soruşturması açılması hakkında ise şu sözleri kullandı:

“Kanal İstanbul israfın doruğudur, bunu herkes bu türlü bilsin. Bu tip mevzuları ‘devlet projesidir’ diye takdim etmek yanlışsız değil. Devlet projesi, herkesin ittifak ettiği mevzular olur. Yani siz o denli stratejik karar alırsınız ki, Türkiye’nin güvenliği ile ilgilidir, bu devlet projesi haline gelir. Bu bile yanlış olabilir. Yani şu anda bizim devletin atacağı birtakım adımlarla ilgili düşüncelerimiz var; S-400’ler mi, F-35’ler mi? Buna siz devlet projesi diyebilirsiniz ancak yanlışsa da yanlıştır. Kanal İstanbul’un ise bununla alakası yok. Kanal İstanbul direkt doğruya ranta dayalı bir proje.”

“KANAL İSTANBUL’UN ETRAFINDAKİ EMLAK ŞİMDİDEN PARSELLENMİŞ”

Erdoğan’ın geçmiş yıllarda Kanal İstanbul’a karşı çıktığını hatırlatan Karamollaoğlu, “Ne olmuş da artık değişmiş? Herkesin argümanı var; Kanal İstanbul’un etrafındaki yerlerin büyük bir kısmı şimdiden parsellenmiş. Belirli çevreler tarafından alınmış. Bu ne demektir? Yarın burada bir rant doğacak demektir. Kanal İstanbul’un öbür hiçbir özelliği yok. Ne demek ‘devlet projesi’? Bugüne kadar Kanal İstanbul’suz geldik, ne kaybettik? Bundan sonra Kanal İstanbul olunca ne kazanacağız? Onun için bunlar yalnızca kanaatime nazaran gerekli olmayan kelamlar. Boş laf diyeceğim de haydi o kadar ileriye gitmeyeyim… Sahiden gereksiz sözler bunlar. Ben sayın Ekrem İmamoğlu’nun söylediklerini mantıklı buluyorum” diye konuştu.

“KANAL İSTANBUL’U YALNIZCA BİR RANT PROJESİ OLARAK GÖRÜYORUM”

Kanal İstanbul’un kente bir katkısı olmayacağını, tam bilakis nüfusun artmasına sebep olacağını söyleyen Karamollaoğlu, “İstanbul bölgesinde nüfusun ağırlaşması bize bir katkı sağlamayacak ki… Ne gerek var buna? Ne gereksinim var? Onun için ben Kanal İstanbul’u yalnızca ve yalnızca bir rant projesi olarak görüyorum” açıklamasında bulundu.

“BUNUN BİR HAZIRLIK OLDUĞU TEZİ VAR”

Karamollaoğlu, Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Heyeti (YİK) Üyesi Bülent Arınç’ın, HDP eski Eş Genel Lideri Selahattin Demirtaş ve iş insanı Osman Kavala’nın tutukluluğu hakkındaki açıklamalarını “hazırlık” olarak kıymetlendirdi. Karamollaoğlu, “Sayın Arınç’ın yalnızca resen bu türlü bir açıklama yapmayacağını düşünenler var. Bu bir şeyin hazırlığı üzere gözüküyor diyorlar. Bunun bir hazırlık olduğu tezi var” dedi.

“BÜYÜK İHTİMALLE BU TAHLİYELER MECBUREN GÜNDEME GELECEK”

Amerika’da gerçekleşen başkanlık seçimlerinin tüm dünyayı etkilediğini belirten Karamollaoğlu, “Amerikan seçimlerinde gözüken o ki Biden gelecek üzere gözüküyor. Biden’ın Türkiye’ye bakışı Trump’tan daha sert üzere. Bilhassa de sayın Erdoğan’a karşı bakışı daha farklı. Ve bir kadro talepleri olacak üzere gözüküyor. Şimdiye kadar bu talepler farklı bir biçimde karşılandı. Rahibin gitmesi gibi… ‘Mahkeme bırakıyor, vermeyiz’… Sonunda ne oldu? Birden teğe birdenbire verdiler, özel uçak geldi aldı rahibi götürdü. Artık yarın büyük ihtimalle bu tahliyeler de mecburen gündeme gelecek. Şimdiden birileri hazırlık yapıyor, kamuoyuna bir bilgi veriyor. ‘Bakın aslında resmen suçlanmadıkları için, haklarında bir karar şimdi taahhuk etmediği için bu insanların hür bırakılmaları gerekir’. Hazırlık yapılıyor” sözlerine yer verdi.

“CUMHUR İTTİFAKI’NIN OYLARININ YÜZDE 32’LERE İNDİĞİ SÖZ EDİLİYOR”

Karamollaoğlu, Cumhur İttifakı’nın oy oranı ve Erdoğan’ın son devirde vurguladığı ‘ekonomi ve hukuk alanında reform’ sözlerine ait de açıklamalarda bulundu. Cumhur İttifakı’nın daima olarak toplum dayanağını kaybettiğini söyleyen Karamollaoğlu, “Bu herkes tarafından kabul ediliyor. İktidar taraftarı olanlar bile, Cumhur İttifakı’nın oy potansiyelinin yüzde 40’lar civarında olduğunu söylüyor. Bağımsız kamuoyu araştırmaları yapanlar tarafından bunun yüzde 32’lere kadar indiği hatta altına bile vakit zaman düştüğü söz ediliyor. Tabi bundan ister istemez rahatsızlık duyuyorlar” diye konuştu.

“ADALET DEDİĞİNİZ YALNIZCA KELAMLA YAPILAN BİR İŞ DEĞİL”

“Son vakitlerde sayın Cumhurbaşkanı’nın iktisat ve adaletle ilgili çıkışları, aslında ‘bu yanlışlıkların artık farkına vardık, üstesinden geleceğiz, yeni atılımlar başlatıyoruz’ manasında kamuoyuna yönelik mesajlar” tabirlerini kullanan Karamollaoğlu, “Ama bu iş lafla olmuyor. Adalet dediğiniz yalnızca kelamla yapılan bir iş değil. Hatta kanun çıkarmakla adalet tesis edilemez. Adalet bir hal işidir, yaklaşım sıkıntısıdır. Sizin dışınızda olacak adalet sistemi, iktidarın tesirinde kalmayacak… Buna razılar mı? Bun arazı olmadan adaletin tam olarak gerçekleşeceğini söylemek mümkün değil” dedi.

“KANUNLAR MI İŞLEYECEK YOKSA TEHDİTLER Mİ ROL ALMAYA BAŞLAYACAK SİYASETTE?”

Karamollaoğlu, açıklamasını şu sözlerle tamamladı:

“Bir de bunun ardına siz, iktidar partisinin ortağının ‘bu benim dostumdur, ardında duruyorum’ demesi ise gerçekten bu işin üzerine tuz-biber ekme manasına gelmiştir. Bundan sonra iş nasıl hallolacak? Kanunlar mı işleyecek yoksa tehditler mi rol almaya başlayacak siyasette? Onun için sayın Kılıçdaroğlu’na yapılan bu tehdidi herkesin telin etmesi icap eder. Ama işin garibi sayın Bahçeli buna sahip çıkıyor.”

Sözcü