İzmir Büyükşehir Belediye Lideri Tunç Soyer, anlatımına SÖZCÜ Muhabiri Gökmen Ulu’nun toprak, su, havaya ait soruları ile başladı. Soyer, İnciraltı Tarım Alanı’nın imara açılmasına dair bakanlığın hazırladığı plan ile İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin tasarısı konusunda şu tabirleri lisana getirdi:

* Etraf ve Şehircilik Bakanlığı ile Balçova Belediye Başkanlığı biraraya gelmişler ve bir çalışma yapmışlar. Öncesinde bizden de görüş istemişti bakanlık, biz de gönderdik. Zannediyorum önümüzdeki ay içinde Etraf ve Şehircilik Bakanlığı’ndan bir dönüş alacağız.

SU KAYNAKLARI HOYRATÇA KULLANILIYOR

Soyer su ezası ve su siyaseti hakkında şu yanıtı verdi:

* Tabiatın ritmine uyumlu bir kent tasarlıyorsanız o vakit bu ıstıraplardan daha az etkileniyorsunuz. Su kaynaklarını bugüne kadar hoyratça kullandığımızı, çok yabanî su tüketimi yaptığımızı söylemeliyim. Tarımda su tüketimi inanılmaz boyutlara ulaştı. İzmir’de suyun yüzde 72’sini tarımda, yüzde 18’ini endüstride, yalnızca yüzde 10’u evsel kullanımda tüketiyoruz.

* Yerli hayvan ırkları ve yerli tohumlara dayanmayan ziraî üretim yapıyoruz. Örneğin 1 litre süt için 800 litre su tüketiyoruz. Tarım siyasetini değiştirerek başlıyoruz. Yaklaşık 100 bin metreküp atıksuyu tekrar ziraî sulamada kullanmak için arıtma tesisi planladık.  Ayrıyeten 103 yeni sondaj kuyusu açıyoruz.

* Yüzde 28 civarında olan kayıp – kaçak oranlarını, su şebekelerini yenileyerek çok daha aşağılara çekmeyi hedefliyoruz. Halkapınar’daki arsenik arıtma tesisinin kapasitesini yüzde 50 oranında artırıyoruz, böylelikle çok güçlü içme suyu kaynağı yaratıyoruz. Sekiz yeni baraj ve göletten su transferine başlıyoruz. Deniz suyu arıtmasını da Çeşme’den itibaren hayatımıza sokmaya başlıyoruz.

Foto: Sözcü

HAVA KİRLİLİĞİ İLE ÇABA

İzmir’de kış aylarında halk sıhhatini tehdit eder boyuta ulaşan hava kirliliği hakkında şöyle konuştu:

* Sinek tutmak değil bataklığı kurutmak istiyoruz. O nedenle fosil yakıtlardan arındıracağız. Doğalgazı, jeotermali çok daha ağır kullanmak mecburiyetindeyiz. Bu sene içinde 100 elektrikli otobüsü ESHOT’un filosuna katmayı hedefliyoruz. Münasebetiyle hava kirliliği ile çok kısa mühlet içinde başa çıkabilir hale geleceğiz.

BELEDİYEDEN ESNAFA VERGİ MUAFİYETİ

Soyer, pandemi nedeniyle kahır yaşayan esnafın su faturalarında yüzde 50 indirim yapılacağını söyledi. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin işletmelerden üç ay boyunca katı atık bertaraf vergisi alınmayacağını açıklayan Soyer, ilçe belediyelerinin de bu uygulamaya katılacağını umduğunu tabir etti.

Tarım uzmanı Ali Ekber Yıldırım’ın, “Esnafa vereceğiniz su dayanağını çiftçiye de vermeyi düşünür müsünüz” sorusuna, “Bizim üreticimize asıl vereceğimiz dayanak su kaynaklarının sahiden yanlışsız kullanılmasıyla ilgili olacak. Bizim yapacağımız, hem yeni kaynaklar yaratmak, hem o suyun daha tasarruflu ve hakikat ziraî üretimde kullanılmasını sağlamak” karşılığını verdi.

HERKESİN BELEDİYE BAŞKANIYIM

Soyer’e, Cumhur İttifakı temsilcilerinin “HDP’ye yakın yahut HDP çizgisinde” istikametindeki tezleri hakkında, “Ben herkesin belediye lideriyim. Kimseye hangi siyasal partiye oy verdiğini, hangi inançta olduğunu sormadım, sormuyorum. Herkese birebir yakınlıkta belediye başkanlığı yapmaya çalışıyorum. Külliyen Mustafa Kemal Atatürk’ün çizdiği rotada yürüyerek belediye başkanlığı yapmaya çalışıyorum” dedi.

CHP’Lİ VEKİLLERDEN TAKVİYE GÖREMEMESİNE KARŞILIK VERDİ

Soyer, muhalefetin hakkındaki tenkitleri karşısında Cumhuriyet Halk Partisi İzmir Vilayet Lideri ve CHP İzmir Milletvekilleri’nden dayanak görmemesine ait soruyu şöyle yanıtladı:

* Her ne kadar Cumhuriyet Halk Partisi’nden seçilmiş bir lider olsam da tüm halkın belediye lideriyim. Bana İzmir Halkı’nın sahip çıkıyor olmasından daha bedelli hiçbir şey olamaz. Kimin sahip çıkıp çıkmadığının çetelesini tutacak ne vaktim var, ne ilgim var.

Sözcü