Şanlıurfa’da şiddet uyguladığı eşini konuttan kovduktan sonra 5, 7 ve 9 yaşındaki 3 çocuğuna azap yapan cani baba Ramazan Ç.’nin yargılanmasına başlandı.
Hakkında eziyet etme cürmünden hazırlanan iddianamenin kabul edilmesiyle zanlı, Şanlıurfa 2 Asliye Ceza Mahkemesi’nde hakim karşısına çıktı.
Sanık Ramazan Ç. duruşmaya tutuklu bulunduğu cezaevinden Ses ve Manzara Bilişim Sistemi (SEGBİS) katılırken, mağdur çocukların avukatı Abdurrahman Ilık, Aile, Çalışma ve Toplumsal Hizmetler Vilayet Müdürlüğü ismine Avukat Samet Koylu, Şanlıurfa Barosu Çocuk Hakları Kurulu ismine Avukat Halil Güneş ile sanık avukatı duruşmada hazır bulundu.
MUSKA YAPILDIĞI İÇİN KENDİNİ KAYBEDİP ÇOCUKLARI DÖVMÜŞ
Kimlik tespitinin akabinde savunma yapan sanık, bir yıl evvel polisler tarafından yarım saat boyunca azaba maruz kaldığını sav etti. Bu olay nedeniyle psikolojisi bozulduğunu belirten Ramazan Ç., şunları söyledi;
*Bu sebeple işimi bıraktım. Eşimle ortamızda huzursuzluk başladı. Eşimde annesinin meskenine gitti. Ben onu geri getirmeye gittiğimde annesi ‘Kızım gidersen sütümü sana helal etmem’ dedi. Bu yüzden gelmedi. Kızıp meskene geri döndüm. Kendimi öldürmek istedim. Meskende kendimi silahla yaraladım.
*Hastaneye yatırıldım. Psikolojim bozuktu diye tedaviye devam edemedim. Çocuklarım o esnada kaynanamdaydı. Onları oradan alıp çocuklarıma ben kendim baktım. Ayrıyeten bana muska yapılmış. Muska kaynanam tarafından yapıldı.
*Ben muskayı görünce kendimi kaybettim. Çocukları dövdüm. Lakin o an nasıl vurduğumu hatırlamıyorum. Birkaç tokat attım. Ben çocuklarımı döverken sopa ve kemer de kullandım. Fakat çok pişmanım tahliye edilmek istiyorum.
KABAHAT DUYURUSUNDA BULUNDU
Mağdur çocukların avukatı Abdurrahman Ilık ise sanık hakkında kişiyi hürriyetinden mahrum bırakma hatasından cürüm duyurusunda bulundu.
Belgede ismi geçen çocukların azap görmesine şahit olan komşunun şahit olarak dinlenmesini talep eden Ilık, “Çocukların yaşamış olduğu fiziki ve ruhi durum nazara alınarak tutukluluk halinin devamını talep ederiz. Çocukların annesi meskende yokken sevgilisiyle birlikte meskende yaşamışlardır. Ayrıyeten sevgilisini silahla yaralamadan ötürü hakkında evrak açılmıştır” sözlerini kullandı.
Çocuk Hakları Komitesi ismine katılan avukat Halil Güneş de, iddianameye kişiyi hürriyetinden mahrum bırakma kabahatinin eklenmediğini belirtti.
Mağdur çocukların beyanlarına nazaran sanığın bu hatadan da yargılanması gerektiğini aktaran Güneş, “Bu nedenle kişiyi hürriyetinden mahrum bırakma hatası tarafından hata duyurusunda bulunulmasını talep ederiz. Sanığın en üst hadden cezalandırılmasını istiyoruz” dedi.
“SANIK AĞIR CEZA MAHKEMESİNDE YARGILANMALI”
Saadet Öğretmen Çocuk İstismarıyla Uğraş Derneği ismine duruşmaya katılan Avukat Cemile Karaboğa ise belgede yaşları 10’u geçmeyen 3 çocuğun babalarının sistematik azabına maruz kaldığını tabir etti.
Çocukların babalarının uyuşturucu kullandığına ve sattığına şahit olduğunu belirten Karaboğa, “Yargıtay’ın emsal teşkil edilen kararında belirtilen başka olumsuz durumlardandır. Bu nedenle cürmün vasfının azabın nitelikli hali üzere değerlenmesinden ötürü evrakın Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmesini talep ederiz” diye konuştu.
Sanık ve mağdur ismine katılan avukatların beyanının akabinde mütalaasını sunan argüman makamı sanığın tutukluluk halinin devamına, sanığın akıl sıhhatinin yerinde olup olmadığının tespiti için İsimli Tıp Kurumu’nun rapor hazırlamasını talep etti.
Mütalaaya karşı savunma yapan sanık avukatı Mehmet Aydın Bakır ise mütalaayı kabul etmediklerini belirterek, sanığın ruhsal tedavi görmesi için tahliye edilmesini istedi.
TUTUKLULUK HALİNİN DEVAMINA KARAR VERİLDİ
Kısa bir müddet orta veren mahkeme heyeti, mağdur çocukların bir sonraki duruşma isimli görüşme odasında hazır edilmesine, Aile, Çalışma ve Toplumsal Hizmetler Vilayet Müdürlüğü’nün katılma talebinin kabulüne, şahit komşu hakkında zorla getirilme kararı çıkartılmasına, sanık Ramazan Ç.’nin akıl sıhhatinin yerinde olup olmadığının tespiti için ilgili sıhhat kurumundan rapor aldırılmasına, sanığın tutukluluk haline karar verdi. İHA
Sözcü
