Tokat’ın Erbaa ilçesindeki Erken Tunç Çağı ve Hitit periyoduna tarihlenen Horoztepe Höyüğü’nde 67 yıl sonra yine hafriyat çalışmalarına başlandı.

Tokat’ın Erbaa ilçesinde Erken Tunç Çağı ve Hitit periyoduna tarihlenen Horoztepe Höyüğü’nün gün yüzüne çıkarılabilmesi için Erbaa Belediyesi, Erbaa Ticaret ve Sanayi Odası ve İzmir’deki özel üniversitenin dayanaklarıyla çalışma başlatıldı.

Çalışma kapsamında alana gelen arkeolog Doç. Dr. Sinan Ünlüsoy, Mimar Selin Küçük ve harita mühendislerinden oluşan bir takım ile birlikte bölgede haritalandırma ve yüzey araştırma çalışması yapmaya başladı.

Arkeolojik sit alanı olan bölgede birinci kere 1954’te mezarlık alanında arkeolog Prof. Dr. Tahsin Özgüç tarafından hafriyat çalışmaları yapıldı. Yapılan kurtarma hafriyatında başta tunçtan yapılma çocuğunu emziren ana tanrıça heykeli, sistrum, geyik heykelciği üzere birçok tarihi eser bulundu.

Bulunan eserler Ankara Anadolu Medeniyetler Müzesi’nde sergilenirken 67 yıl evvelki çalışmanın akabinde yapılacak yeni hafriyat çalışmasıyla Horoztepe’nin gün yüzüne çıkarılması planlanıyor.

“MÜZE PROJESİNİ ERBAA’YA KAZANDIRACAĞIZ”

Belediye olarak alanda yapılacak hafriyat çalışmalarına için dayanak vereceklerini kaydeden Erbaa Belediye Lideri Ertuğrul Karagöl “Bulunduğumuz bölgedeki yapılan çalışmalarda M.Ö. 3000’li yıllara dayanan buluntulara rastlıyoruz. Erbaa’nın ilerde bir arkeoloji müzesine, ziyaretçi merkezine kavuşması için de hayaller kuruyoruz. İnşallah gelişen süreç içerisinde de bu bahiste belediye olarak bütün takviyemizi verip Erbaa’ya bir müze kazandırmak için, burada hafriyat çalışmasının başlaması için elimizden gelen takviyesi vereceğiz. Bunu müze projesini de Erbaa’ya kazandıracağız” dedi.

“TUNÇ ÇAĞI’NIN AYDINLATILMASI İÇİN KIYMETLİ ALAN”

Horoztepe’nin Türkiye’nin en değerli arkeolojik sit alanlarından biri olduğunu söyleyen arkeolog Doç. Dr. Sinan Ünlüsoy da şunları söyledi:

“Biz de Horoztepe üzerinde araştırmalar yapmak üzere Erbaa’ya gelmiş bulunmaktayız. Burası birinci kıymetli araştırmaların gerçekleştirildiği ve yeniden birinci değerli buluntuların ele geçtiği bir yer. Burası Türkiye’deki arkeoloji tarihi açısından kıymetli bir yer. Birebir vakitte burada Anadolu’nun Tunç Çağı’nı aydınlatması açısından hayli kıymetli bir alan olarak dikkati çeken bir yerdeyiz. Biz şu anda her arkeolojik çalışmada olduğu üzere alanın topoğrafik haritasının çıkartılması, yüzey formlarının anlaşılması gayesiyle bir haritalandırma, 3 boyutlu modelleme ve fotoğraflama çalışması yapıyoruz. Biz buna arkeolojide ağır yüzey araştırması ismini veriyoruz. Yüzeyden bilgi toplayıp buranın tarihlendirilmesini amaçlıyoruz. Bu çalışmanın sonrasında ise Kültür Bakanlığı müsaadesiyle bu bölgede daha evvel 1954’te Tahsin Özgüç tarafından gerçekleştirilen birinci hafriyatın akabinde biz de buradaki Tunç Çağı’na ilişkin buluntuları tekrar açığa çıkartmak için yeni bir hafriyat çalışması başlatmak istiyoruz.” (DHA)

Sözcü