İzmir’de meskenine gelen Serkan Aydın’ı (36) bıçaklayarak öldüren Esra Uçak’ın (37) savcılığa verdiği söz ortaya çıktı. Uçak, yaklaşık 12 yıldır Serkan Aydın’ın kendisini rahatsız ettiğini, meskenine gelerek kendisiyle birlikte olmak istediğini ve evli olduğunu söylemesine karşın kendisini kızlarıyla tehdit ettiğini, bu nedenle mecbur kaldığını ileri sürdü.

Bir oğlu askerde olan 3 çocuk annesi Esra Uçak, argümana nazaran eşinin olmadığı sırada konutuna gelen Serkan Aydın ile tartışmaya başladı. Uçak, tartışmanın büyümesi üzerine bıçakla Serkan Aydın’ı yaraladı. Meskenden gelen sesleri duyan komşular, durumu polise bildirdi. İhbar üzerine gelen polis grupları Esra Uçak’ı gözaltına alırken, sıhhat görevlilerince yapılan denetimde Serkan Aydın’ın ömrünü yitirdiği belirlendi.

Uçak, polisteki süreçlerini akabinde çıkarıldığı makemece tutuklanarak cezaevine gönderildi. Serkan Aydın’ın birçok kabahatten sabıkasının bulunduğu ve yaklaşık 8 yıldır cezaevinde olduğu, olay tarihinden kısa bir müddet evvel çıktığı öğrenildi.

ÇALINAN ÇANTAMLA YANIMA GELDİ

İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı olayla ilgili soruşturma başlatırken, Esra Uçak’ın savcılığa verdiği söz ortaya çıktı. Geçmişte, Kemalpaşa ile İzmir ortasında yol üzerinde manav tezgahları olduğunu ve Serkan Aydın’ın yaklaşık 12 yıl evvel birinci kere burada gördüğünü tabir eden Uçak şunları anlattı:

“Bir hafta sonra Turgutlu’da omzumdaki çanta tanımadığım bir kişi tarafından çalındı. Bir müddet sonra Serkan elinde çantayla yanıma geldi, ‘Dikkat edin ortalık hırsız kaynıyor’ deyip çantamı verdi. Bir gün sonra yeniden manava gelerek alışveriş yaptı. Telefon numarasının yazdığı bir kağıt bıraktı, yırtıp attım. Numarayı da kaydetmedim. Bir iki gün sonra telefonum çaldı. ‘Ben Serkan, bana bir can borcun var. En azından bir çay içelim, niyetim makûs değil’ dedi. Tıpkı gün içinde beni birçok kere aradı lakin açmadım. Ben bu durumu kimseyle paylaşmadım, 12 yıldır peşimdeydi.”

‘GECE KONUTUMA GELDİ’

Bu olaylardan birkaç gün sonra Kemalpaşa ilçesinde çocuklarıyla birlikte düğüne gittiğini belirten Uçak şöyle devam etti:

“Düğünde Serkan da vardı. Bana, ‘İlk gördüğüm andan beri aklımdan çıkmıyorsun. Sen istesen de istemesen de benim olacaksın’ dedi. Ben de, ‘Çocuklarım var benden uzak dur’ dedim.

Beni takip edip konutumu öğrenmiş. Bir gün sonra geldi. Kağıda yazdığı numarasını uzatıp onu aramamı söyledi ve gitti. Kağıttaki numarayı bayan ismiyle kaydedip aradım. ‘Ben evliyim, ne istiyorsun benden?’ dedim.

‘EVİMİ DEĞİŞTİRDİM’

Bu gelişmelerden sonra adresini değiştirdiğini söyleyen Uçak şöyle konuştu:

“Ancak yeni konutumun adresini de buldu. Hatta ben evdeyken telefonu açmadım diye gelip beni darp etti. Bir müddet sonra beni arayarak, ‘Beni cezaevine götürüyorlar, beni aramazsan seni mahvederim’ dedi.

Daha sonra annesi beni aradı. ‘Çok ısrar etti, senin ismini ziyaretçi listesine yazdırdık’ dedi. İstemeden, korktuğum için 2 defa ziyaretine gittim. Son gittiğimde bir daha gelemeyeceğimi söyledim, tekrar tehdit etti. Olay tarihinden 2 ay evvel Serkan cezaevinden aradı.

Tehdit edildiğim için kimseyle hiçbir şey paylaşamadım. Olay günü Serkan’ın akrabası olduğunu söyleyen birinden telefonuma ‘Gaziemir’e geliyorum’ iletisi geldi. Gelmeyeceğini düşünerek umursamadım.

Saat 14.00 sıralarında kapı çaldı. Bayan sesine benzeri bir ses ‘Üst komşu’ dedi. Ben de açtım. Karşımda Serkan’ı görünce kapıyı kapatmak istedim, atılım yaparak zorla içeri girdi. Ben, ‘Yeter artık çık hayatımdan’ diye bağırınca ağzımı kapattı. Çocuk odasına kaçtım, camı açıp yardım isteyecektim, başaramadım. Camdan mutfak balkonuna geçip aşağıya atlamak istedim, saçımdan tutup geriye yanlışsız çekti.”

‘YARALANMASINA KARŞIN ÜZERİME GELDİ’

Bağırdığını lakin sesini kimsenin duymadığını söz eden Uçak, “Mutfağa hakikat yöneldim, Serkan benden evvel atak yaparak çekmeceden meyve bıçağı aldı. ‘Ya bugün her şey bitecek ya da öleceksin’ dedi. Bıçağı bana savurdu, sağ kolumdan yaralandım. Boğuşma devam etti, nasıl oldu bilmiyorum ancak bıçağı elinden alıp ona savurdum. Serkan üzerime gelmeye devam etti, ben de bıçağı sallamaya devam ettim. Kendimi kaybettiğim için kaç sefer bıçağı savurduğumu hatırlamıyorum. Bir mühlet sonra kanlar içinde yere düştü. Sonra elime ne geçirdiysem kanayan yere tampon yapıp polisi ve sağlıkçıları aradım” sözlerini kullandı.

Esra Uçak’ın eşi Kamuran Uçak

‘ALNIM AÇIK’

Esra Uçak’ın eşi Kamuran Uçak ise kelam konusu olaylardan haberinin olmadığını, eşinin kendisine ya da çocuklarına bir ziyan gelmesin diye anlatmadığını söyledi. Eşinin kendisine ‘Benim alnım açık, ben ne yaptıysam namusumu korumak için yaptım’ dediğini lisana getirip, “15 yıl içinde daima olarak eşimi kendisiyle birlikte olması için tehdit etmiş. Bir mühlet sonra bu kişi cezaevine giriyor, yaklaşık 8 yıl cezaevinde kalıyor. Sonra eşim rahatlamış, artık kendisine ziyan veremeyeceğini düşünmüş, biraz o yüzden de anlatmamış. Yıllarca cezaevinde kaldıktan sonra çıkmış” dedi. Serkan Aydın’ın konutun açık adresini bilmediğini yalnızca Gaziemir ilçesinde ikamet ettiklerini bildiğini söyleyen Kamuran Uçak, “Mahallede oynayan çocuklara bizim akrabamız olduğunu söyleyerek meskenin adresini öğrenmiş” dedi. Uçak ailesinin avukatı Sedar Bektaş ise olayın temeli ile ilgili birtakım aydınlatıcı kamera manzaralarının olduğunu söz ederek, Aydın’ın adresi bilmediğini çocuklara sorarak öğrendiğini belirtti.

ÇOCUKLA BİRLİKTE MESKENE GİTTİĞİ ANLAR GÜVENLİK KAMERASINDA

Öte yandan, Serkan Aydın’ın Esra Uçak’ın oturduğu meskenin nerede olduğunu mahallede top oynayan çocuklara sormasının akabinde, çocuklardan birinin Aydın’ı konuta götürdüğü anlar bir iş yerinin güvenlik kamerasına yansıdı.
DHA

Sözcü