ABD tahvil faizleri kaynaklı dolara yönelim ve riskli varlıklardan kaçış hafta başında piyasalarda sert satışları beraberinde getirirken bugün Merkez Bankası’nın (TCMB) faiz kararı piyasada taraf belirleyici olarak izleniyor.

TCMB telaffuzlarının takviyesiyle Kasım’dan beri yüzde 20’nin üzerinde kıymet kazanan TL’de uzun bir ortadan sonra bu hafta birinci kere paha kaybı yaşandı.

Dolar/TL Ağustos 2020’den beri birinci defa 6.9’a kadar geriledikten sonra 7.0680’e kadar yükseldi. Kurdaki yükseliş tam olarak kalıcı olmadı ve kur bu sabah güne 7 düzeyinin çabucak altında başladı.

TCMB’den genel beklenti siyaset faizinin bugün yüzde 17 düzeyinde sabit bırakılması istikametinde. Azınlık beklentilerde ise faiz artışı yer alıyor.

Enflasyonun önümüzdeki aylarda mevcut yüzde 14.97’den yükselişini nisana kadar sürdürmesi ve sonra düşüşe geçmesi bekleniyor. Enflasyondaki yükselişin TCMB’yi yeni bir faiz artışına götürüp götürmeyeceği ve bu artışın şubatta gerekli olup olmayacağı piyasa açısından net değil.

TCMB ise son devirde uzun vadede enflasyona odaklı sıkı para siyasetini “kararlılıkla uzun bir müddet” sürdüreceğini, “piyasanın önünde” hareket edeceğini ve gerekirse “ilave nakdî sıkılaşma” yapabileceğini belirtiyor.

Bu kapsamda piyasalar TCMB’nin Para Siyaseti Konseyi (PPK) karar metninde yaptığı değişiklikleri de önümüzdeki periyot siyaset bileşimini kestirim etmek için kullanacaklar. Piyasalar yalnızca muhtemel bir faiz artışını değil yılın sonuna gerçek beklenen indirimlerin de zamanlamasını anlamak için TCMB telaffuzlarını son devirde daha yakından takip ediliyor.

AĞBAL ‘UZUN MÜDDET GÜNDEMDE DEĞİL’ DEMİŞTİ

Ağbal Reuters söyleşinde enflasyon kestirim patikası üzerinde üst istikametli risklerin ehemmiyetini koruduğuna dikkat çekerek “bu yıl içinde faiz indirimini uzun bir müddet gündeme almanın mümkün gözükmediğini” söylemişti.

Reuters anketinde 2021 sonu siyaset faizi için varsayım veren 18 iştirakçinin medyan beklentisi yüzde 14 düzeyinde. 2021 sonu için beklentiler yüzde 12-17 bandında.

Son devirde TCMB’nin kuvvetlenen sıkı duruş telaffuzlarının akabinde birinci faiz indirimi beklentileri de ötelenmiş durumda. Ağbal’ın enflasyon raporundaki telaffuzları ve Reuters söyleşisindeki yılın büyük kısmında indirimin mümkün görülmediğine yönelik açıklaması sonrası ikinci çeyrekteki indirim beklentilerinin üçüncü çeyreğe kaydığı görülüyor.

Faiz indirimlerine yönelik beklentilerde öteleme TCMB’nin beklenti anketine de yansırken dün Societe Generale, “Türkiye: Kazanan her şeyi alır” başlıklı notunda TCMB’nin üçüncü çeyrekte 100 baz puan ve dördüncü çeyrekte ek olarak 100 baz puan daha indirime gitmesini beklediğini açıkladı. Societe Generale birebir raporda dolar/TL’nin yıl sonunda 6.2’ye gerilemesini beklediğini de belirtti.

GLOBAL PİYASALARDA DOLAR GÜÇLENDİ

ABD 10 yıllık tahvil getirisi kısa mühlet evvel test ettiği ve global piyasalarda sert bir satış getiren bir yıllık doruğundan hudutlu da olsa geriliyor.

Global piyasalarda dolar, ABD perakende satışlarının artması ve iktisadın toparlanmasına dair beklentilerin güçlenmesiyle yükseldi. ABD perakende satışları ocak ayında yüzde 5.3 yükseldi. Ekonomistlerin kestirimi perakende satışlarının yüzde 1.1 artacağı tarafındaydı.

Dolar endeksi, gece seansında yüzde 0.2 arttıktan sonra sabahki Asya seansında 90.943 düzeyinde yatay seyretti.

Bugün PPK haricinde TCMB, haftalık para ve banka ve menkul değer istatistiklerini ve Şubat ayı tüketici inanç endeksi de takip edilecek.

2 MİLYAR DOLAR ARTABİLİR

Haftalık bilgilerde bankacılar lokallerin döviz ve altın birikimlerinin 2 milyar dolar civarında artmış olduğunu öncü bilgilerden hesaplıyor.

TCMB’nin döviz alım ihalelerine başlamak için dedolarizasyonu bir ön koşul olarak belirlediği için dedolarizasyon yakından takip ediliyor. Piyasa kısa mühlet evvel başlayan dedolarizasyonda kalıcılığı izliyor.

Lokallerin yabancı para mevduatları 2020 yılında yaklaşık 42 milyar dolar artıştan sonra 22 Ocak haftasında 236.1 milyar dolarla tarihi tepeyi görmüş akabinde ise aylar sonra birinci defa iki yanılgı üst üste gerilemişti.

BORSA

Yapı Kredi Yatırım tarafından hazırlanan teknik tahlilde, “Endekste 1,580 tepe bölgesini aşma denemelerinin oluşturduğu aşağı baskının devam ettiği belirtilerek, “Bu kapsamda oluşan seans içi geri çekilmelerde birinci değerli takviye olarak izlediğimiz 1,520 düzeyini müdafaa uğraşını sürdüren piyasada, gün içerisinde bu noktanın ehemmiyetini koruyacağını düşünüyoruz.

Endeksin kısa vadeli yükseliş potansiyelini sürdürebilmesi için geri çekilmelerde 1,520 dayanağını muhafazası gerekiyor. Bu durumda tekrar 1,580 direncini aşma denemeleri tesirini sürdürecektir.

1,520 altındaki hareketlerin ise piyasada 1,500 ve 1,430 düzeylerine yönelik baskı oluşturabileceğini göz önünde bulunduruyoruz. Bu nedenle piyasada 1,520 dayanağını yükseliş tarafındaki konumlar için stop loss noktası olarak almaya devam ediyoruz.” sözleri kullanıldı.

DOLAR

Ahlatcı Yatırım tarafından hazırlanan bültende şöyle denildi

Şubat ayına 7,32 TL’de bulunan 200 günlük üssel hareketli ortalama düzeyinin altında başlayan dolar/TL kuru, hem dolar endeksinde yaşanılan gerileme hem de TCMB lideri Naci Ağbal’ın kısa vadede faiz indirim beklentilerine kapıyı kapatan ve şahin duruşun devam edeceğine yönelik açıklamaları ile 6,90 TL’nin altını test etti.

Bugün yapılacak olan yılın ikinci Para Piyasası Heyeti toplantısı ve faiz kararı öncesinde siyaset faizinde rastgele bir değişiklik beklenmezken evvelki gün ABD 10 yıllık tahvil faizlerinde yaşanan yükseliş sonrasında kurun 7,00 TL düzeyine yakın hareketi devam ediyor.

Haftanın dördüncü süreç gününde piyasada oluşan fiyatlamaları ve haber akışlarını yakından izlemeyi sürdüreceğiz.
Teknik olarak incelediğimizde kurda 7,00 düzeyinde belirleyici olmaya devam ettiği gözlendi.

Para girişinin oluşturduğu aşağı taraflı baskının devamı ile birlikte kurdaki eğilimin aşağı taraflı hareketine devam etmesi durumunda 6,95, 6,89 ve 6,85 düzeyleri takip edilmesi gereken değerli dayanak bölgeleridir. 7,00 üzerinde kalıcılık sağlanması durumunda ise yükselişlerde 7,07, 7,12 ve 7,15 direnç düzeyleri takip edilebilir.

ALTIN

ÜNLÜ & Co tarafından hazırlanan tahlilde şu tabirler kullanıldı:

Ons altın dayanak bölgesinde tutunmaya çalışıyor. Pahalı metaller ABD tahvil faizlerindeki yükselişin tesirini en net hisseden varlıklar olurken altının ons fiyatının 1800 doların altındaki seyrini sürdürdüğünü görüyoruz.

Tahvil faizlerinin yüksek olmasının yanında global gerginliklerin düşük olduğu bir devirden geçiyor olmamız da inançlı liman algısından değerli ölçüde yarar sağlayan ons altının cazibesini azaltıyor.

Teknik açıdan bakıldığında ise 1765 dolar dayanak noktası olarak kalmaya devam ediyor. Altının bu bölgede tutunması durumunda üst istikametli yansılar verdiğini görebiliriz.

Lakin kısa vadeli görünümün değişmesi için 1820 orta direnç olmak üzere 1830 doların aşılması gerektiğini düşünüyoruz. CFTC vadeli süreç kontratlarının halihazırda kıymetli ölçüde long olması da altının daha fazla takviye bulmasını zorlaştıran bir öge olarak kabul edilebilir.

Sözcü