Aydın’ın Kuşadası ilçesine yolu düşenler Adalızade Mezarlığı’na girdiklerinde tüm mezarların içinde yapma çiçeklerle donatılmış mezarı görebilir. Çiçek bahçesini andıran o mezar Coşkun’un büyük bir tutkuyla bağlı olduğu Maviş’in mezarı…
Her vakit pırıl pırıldır. Mezarın başına yapılan özel bölmede, Coşkun’un hiç ölmeyen aşkı için yazdığı şiirler vardır. Dileyen alıp okur, büyük aşka tanıklık eder. Şayet bir de Coşkun’a denk gelirlerse, 37 yıllık evliliği ve ölümsüz aşkı dinleyebilir.
“HAYATIM ONUNLA GÜZELDİ”
Coşkun Altınkaynak, Kuşadası turistik çarşısında turistlere kartpostal satarak geçimini sağlıyor. Evlendiklerinde kendisinin 15, Maviş’in 14 yaşında olduğunu söylüyor. Eşini, çocuklarını, torunlarını her anlatışında gözleri dolan Altınkaynak, “Mavişi’mi kanserden kaybettim. Hayata tutunması için elimden gelen her şeyi yaptım. Kurtaramadım. Hoş bir hayatımız vardı. Eşi bulunmayacak bir insandı. Herkes onu çok severdi. Hiç kalbini kırmadım, o da benimkini. Tam 37 yıl yaşadığımız hiçbir şeyden şikayeti olmadı. Bunun nedeni karşılıklı sevgimizdi. Hayatım onunla hoştu, o öldükten sonra her şey değişti. Her gün mezarına giderim. Bazen mezarının başında kıvrılır yatarım” dedi.
“MAVİŞ RENKLİ ÇİÇEKLERİ ÇOK SEVERDİ”
Altınkaynak, bazılarının mezarı çiçeklerle donatmasını eleştirdiğini anlatırken, “Maviş renkli çiçekleri çok severdi. Kaybettikten sonra onun sevdiği şeyleri yapmak istedim. Mezarının her yanını sevdiği çiçeklerle donattım. Bazıları eleştirdi, günah dedi. Olsun tüm günahlara razıyım. Ben böyle memnun oluyorum, eminim Maviş’imde keyifli oluyordur. Yaşadığım sürece bu mezarda, bu çiçekler daima olacak. Eskidikçe değiştireceğim. Zira benim için her gün sevgililer günü. Maviş için çiçekler getirmişim çok mu” tabirlerini kullandı.
Sözcü