Akciğerleri etkilemesiyle bilinen corona virüsünün, hastalarının 3’te 1’inde önemli biçimde beyin ve hudut sistemi sorunları yarattığını bildiren Adana Kent Eğitim ve Araştırma Hastanesi İnme Merkezi Sorumlusu ve Türk Beyin Damar Hastalıkları Derneği Üyesi Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Zülfikar Arlıer Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Zülfikar Arlıer, geçen vakitte elde edilen verilerle bu hastalığın artık en az akciğer kadar beyefendisini de etkilediğinin görüldüğünü vurguladı.

Prof. Dr. Arlıer, baş ağrısı, beyinde iltihap, beyin zarlarında iltihap, hudut sisteminde koku- tat duyusunun kaybı, felçlerin tetiklenmesi, istikrar kaybı, görme kaybı, omurilik etkilenmesine bağlı felçler ve diğer birçok nörolojik sorunların de corona virüsünün kaynağı olduğuna işaret etti.

ALZHEİMER’I TETİKLİYOR

Beyin hücreleri ve hudut sistemi ile irtibatlı olan Alzheimer hastalığının da corona ile birlikte şiddetlendiğine dikkati çeken Prof. Dr. Zülfikar Arlıer, “Alzheimer’ı tetikleyebiliyor. Alzheimer de bilindiği üzere beyin hücreleri ve hudut sistemi ile ilgili bir hastalık. Sağlıklı insanlarda unutkanlığı tetiklediği üzere Alzheimer’ı şiddetlendirme, hastalık şiddetine bağlı olarak ilaçları kullanmama ya da kan tablosunun bozulması, yeme- içmenin bozulması, beyefendisine giden oksijenin bozulmasına bağlı da belirtiler çok şiddetleniyor. Bu halde corona virüsünün Alzheimer’ı da tetiklediği ve şiddetlendirdiği net olarak gösterilmiş” dedi.

FOTO: DHA

YENİ BULGU BEYİN SİSİ

Covid-10 geçiren hastalarda çok uzun mühlet unutkanlık, konsantrasyon ve istikrar kaybı üzere şikayetler oluşturan beyin sisinin son periyotta sık görüldüğünü lisana getiren Prof. Dr. Arlıer, “Beyin sisine dair şu an elimizde kâfi data yok lakin şikayetleri 6 ay kadar devam eden hastalar var. Dengesizlik, konsantrasyon kaybı, unutkanlık, hafıza sorunları, söz bulma zahmeti, okuduğunu anlamak, günlük sözleri bulup konuşmakla ilgili badireler ve gerilim tetiklenmesine bağlı bir grup ruhsal durumlar, depresyonla bağlı tablolar oluşturabiliyor. Coronaya bağlı önemli derecede anksiyete dediğimiz dert, telaş, vefat korkusu, hastalıktan sonra beslenme, iştahsızlık, kilo kaybı ve gerisinden da depresyon süreçlerinin de tetiklendiği biliniyor” diye konuştu.

BİRTAKIM TESİRLER 6 AYDA KAYBOLUYOR

Beyinde bu hastalığın kalıcı hasar bırakmasıyla ilgili de kıymetlendirme yapan Prof. Dr. Arlıer, şöyle konuştu:

“Tetiklediği şey şayet felçse, elbette önemli bir tedavi gerekir. Omurilik ya da beyin iltihabına sebep olmuşsa vakitle kalıcı bir hasar oluşturabilir. Ancak bahsettiğimiz beyin sisi denilen tablo ya da dengesizlik, baş ağrısı, koku ve tat alma kaybı üzere belirtiler vakit içerisinde hududun kendini yenilemesi ve düzelmesine bağlı 6 aylık bir müddette ekseriyetle kayboluyor. Antiviral dediğimiz virüsün çoğalmasını önleyen ilaçların beyinde iltihabi süreçlerin ilerlemesini, hudut hücrelerinin tahribatını önlediği kabul ediliyor. Virüsün bünyeyi alt etmesinden evvel beden direnci gelişerek virüs alt edilebiliyor. Hasebiyle o tedavilerin kullanılmasının bugün net olarak yararı gösterilmiş durumda. Pıhtılaşmayı tetiklediği için aspirin üzere ilaçların alınmasını da kesinlikle öneriyoruz.” (DHA)

Sözcü