HER vakit ezilen ve yoksulluk ile gayret eden bir kıtadır, Afrika… Savaşlar ve göçler, Afrika’nın kaderidir… 7 Ağustos 1932 yılında, Bikila ismi verilen bir bebek dünyaya gelir.
İKİNCİ Dünya Savaşı’nın ayak sesleri kendini hissettiriyordur, artık… İtalya, Etiyopya’yı işgale başlamıştır. İşgal bölgesinden göç eder, ailesi… Kolay geçmeyen çocukluk yıllarından sonra, Bikila orduya yazılır. 1952 yılında, imparatorluk muhafızı olur, piyade alayında… Eğitim ağırdır. Onu her gün, 20 km koştururlar. Hiç yorulmaz, arkadaşları çok zorlanırken… Namı, Etiyopya’nın atletizm antrenörü, İsveç’li Onni Niskanen’e kadar ulaşmıştı. Niskanen, onu yakından izlemeye başladı. Onunla tanıştı ve yeteneklerini geliştirirse, neler yapabileceğini anlattı. 24 yaşındaki Bikila, kısa bir idman programıyla, Etiyopya Silahlı Kuvvetler Şampiyonası’nda ikinci oldu.
1960’DA birinci maraton yarışını koştu ve kazandı. Rüzgar üzereydi. Emil Zatopek’in elinde bulunan olimpiyat rekorundan daha süratli koşmuştu. Niskanen, onu, olimpiyat kadrosuna aldı. Roma’da yarışacaktı. Yalnız, ayağında bir sorun vardı. Kendisi için alınan, gıcır gıcır son model ayakkabıları onu rahatsız ediyor ve ayağına darbeler vuruyordu, sanki… Radikal bir karar aldı. Çıplak ayak ile koşacaktı. Capitoline Zirvesi’nde başlayıp, Roma Kolezyum’un dışında sona eren yarışı, dünya rekoru kırarak, şampiyon bitirdi. Çocukken, ülkesini işgal eden İtalya’ya yanıtı süper olmuştu.
Yoksul ülkesinin ismini, birçok Avrupalı birinci kez duyuyordu. Çıplak ayak, sonra daima koştu. Maratonları birer, birer kazandı. 1964 Tokyo Olimpiyatları’nda, tekrar altın madalya kazandı. 22 Mart 1969, onun için kara bir gün oldu. Trafik kazası geçirmiş, maalesef, felç olmuştu, çıplak ayak… Lakin hayata küsmedi. Paralimpik atlet olmaya karar verdi. Okçuluk ve masa tenisi üzerinde uzmanlaştı. Dünya, onu unutmadı. 1972 Münih Olimpiyatları’nın onur konuğu oldu. Geçirdiği felç onu, yavaş, yavaş erken vedaya götürüyordu. 41 yaşında gözlerini kapadı. Afrika’nın birinci spor efsaneleri içindeydi.
ABEBE Bikila, Afrika gençliğine, ezilenlere, sömürgecilere ders verdi. ”Çıplak ayakla koşup, şampiyon olarak”…
Sözcü
