Bursa’da yaşayan H.Y., 2 yıl evvel toplumsal medya üzerinden Samsun’da yaşayan A.Ö. ile tanışıp, arkadaş oldu. H.Y., bir mühlet sonra isteği üzerine A.Ö.’ye özel fotoğraflarını gönderdi.
A.Ö., H.Y.’den daha fazla fotoğraf istedi. Bunun üzerine H.Y., ocak ayında A.Ö.’den ayrıldı. Genç kızın kendisinden ayrılmasına sonlanan A.Ö., H.Y.’nin fotoğraflarını ablasına gönderdi.
A.Ö.’nün fotoğrafları diğerine göndermesinden korkan H.Y., A.Ö. ile tekrar konuşmaya başladı. A.Ö.’nün Samsun’da Bursa’ya geleceğini söylemesi üzerine H.Y., polise giderek, şikayetçi oldu.
OTOBÜS TERMİNALİNDE GÖZALTINA ALINDI
H.Y.’nin şikayeti üzerine Asayiş Şube Müdürlüğü Gasp Ofis Amirliği takımları, 16 Eylül’de A.Ö.’yü Bursa Şehirlerarası Otobüs Terminali’nde otobüsten inerken gözaltına aldı. Emniyete götürülen A.Ö., buradaki sözünde, “H.Y. benim kız arkadaşım olur. Kendi isteğiyle attığı fotoğrafları, ablasıyla ortasının açılması için ablasına gönderdim. Rastgele bir tehdit, şantaj yapmadım” dedi.
Süreçlerinin akabinde şantaj suçlamasıyla adliyeye sevk edilen A.Ö. çıkarıldığı mahkemece isimli denetim kuralıyla hür bırakıldı.
HÜR KALINCA FOTOĞRAFLARI PAYLAŞTI
Özgür bırakıldıktan sonra A.Ö., H.Y.’ye bildiri atarak, ‘Davadan vazgeçin, yoksa fotoğrafları Türkiye’ye yayarım’ tehdidinde bulundu. Olumsuz cevap alan A.Ö., H.Y.’nin ismine toplumsal medyada açtığı hesaplarda genç kızın özel fotoğraflarını paylaştı. A.Ö., hesaba H.Y.’nin yakınlarını da ekledi. Bunun üzerine şok yaşayan H.Y., toplumsal medya hesabı hakkında şikayetlerde bulundu ve hesap kapatıldı.
‘ENGELLERSEM FOTOĞRAFLARI DİĞERLERİNE DA GÖNDERECEĞİNİ SÖYLEDİ’
Eski erkek arkadaşından ayrıldığında birinci başlarda bir sorun yaşamadığını söyleyen H.Y., “Sadece beni arayıp rahatsız ediyordu. Daha sonra her yerden engelledim. Bana ulaşamayınca artık çıldıracak düzeye geldi. Etrafımda olan bütün insanlara ulaşmaya başladı. Ortak tanıdığımız kim varsa rahatsız etmeye başladı. Daha sonra manisi kaldırmak zorunda kaldım. Toplumsal medyaya benim adıma hesap açıp, saçı açık fotoğraf paylaştığı için mahzuru kaldırdım. Daha sonra daima barışmak için yalvarıyordu. Ben kabul etmeyince arbede ettik. Ben tekrar engelledim. Bu hudutla ablama özel fotoğraflarımı göndermiş. Ben bunu tehdit olarak gördüm. Bu türlü yaparsam fotoğraflarımı yayınlayacağı istikametinde. Daha sonra pürüzü kaldırıp, kendisiyle tekrar konuşmaya başladım. Daha sonra kendisi açıkça ‘Eğer beni tekrar engellersen bu fotoğrafları yalnızca ablana değil, diğerlerine da göndereceğim’ diye söyledi” dedi.
‘SOSYAL MEDYADAN ADIMA HESAP AÇIP FOTOĞRAFLARI PAYLAŞIYOR’
A.Ö.’nün elinde kendisine ilişkin özel fotoğrafların olduğunu söz eden H.Y., “Şu an soruşturma devam ediyor lakin fotoğraflar elinden alınamadı. Telefonunda değil, hafıza kartına sakladığı için. Şu an toplumsal medyaya benim adıma hesaplar açıp bu fotoğrafları paylaşıyor. Etrafımdaki insanlara rezil ediyor. Bunu durduramıyoruz” diye konuştu.
‘BENİ KAÇIRMAK İÇİN BURSA’YA GELDİ’
A.Ö.’nün daima kendisini tehdit ettiğini belirten H.Y., “‘Eğer benimle konuşmayı kesersen fotoğrafları herkes görür, rezil ederim seni, zorla hoşluk olacak’ üzere tehditlerde bulunuyordu. Bursa’ya da beni kaçırmak için geldi. Benim kaçmak istemediğimi bildiği halde geldi. Bursa’ya gelip, otellerde buluşmak üzere tekliflerde bulunuyordu, benim istemediğimi bildiği halde. ‘Eğer yapmazsan fotoğraflar elimde’ üzere daima tehdit ediyordu” diye konuştu.
‘ONUNLA EVLENMEMİ İSTİYORDU’
A.Ö.’nün, ailesinden birkaç şahsa fotoğrafları gönderdiğini söyleyen H.Y., “Bununla yetineceğini zannediyorduk biz. Ortadan bir müddet geçtikten sonra toplumsal medyada paylaşmaya başladı. Onun istediği onunla zorla evlenmemdi. Buna ulaşamayınca toplumsal medyadan fotoğraflarımı paylaştı” diye konuştu.
‘O FOTOĞRAFLAR ELİNDEN ALINSIN İSTİYORUM’
Yaşanan bu hadiselerin akabinde çok korktuğunu söz eden H.Y., “Elindeki fotoğraflar alınamadı. Hala onun elinde. Bu durumda bir şey yapamıyoruz. Kaç defa tabir vermeye gittim, şimdi bir sonuç alamadık. Ben yakalanmasını istiyorum. Cezasını çeksin. O fotoğraf onun elinden alınsın, kimseye bu türlü bir ziyan vermesin. Kimse bu türlü eli kolu bağlı kalmasın. O benim hayatımı mahvetti. Hayatımı bitirdi” diye konuştu.
‘SERBEST BIRAKILDIĞINDA FOTOĞRAFLARI PAYLAŞMA RİSKİ VAR’
H.Y.’nin avukatlığını istekli olarak üstlenen Elif Tuba Karakoç Tosun, “Bir bayan olarak şüphelinin tutuksuz yargılanmasına gönlüm razı değil. Şüphelinin tutuksuz yargılanması durumunda müvekkilimin fotoğraflarının ifşa etme riski var. Aslında özgür bırakılınca da bu aksiyonu gerçekleştiriyor. Bununla ilgili ek taleplerimiz oldu savcılıktan. Somut vakada TCK unsur 107’de karara bağlanan şantaj hatası ve TCK unsur 136’da yer alan ferdî bilgileri hukuka alışılmamış olarak yayma cürümleri tüm ögeleriyle oluşmuştur. Müvekkilim büyük bir yürekle kuşkulu tarafından uygulanan şantaja boyun eğmemiş hakkını aramıştır. Şimdi 18 yaşında genç bir kız olarak hukuk devletimize sığınmıştır. Belge şu anda savcılık soruşturması evresindedir. Sürecin sonuna kadar takipçisi olup şüphelinin en ağır cezayı alması için tüm gücümüzle uğraşacağız” diye konuştu. (DHA)
Sözcü
