Fahrettin Öztürk/SÖZCÜ

İstanbul Beylikdüzü’de bir çocuk annesi Kübra Boyraz, Newlife isimli hoşluk merkezinde 19 Eylül’de kendisine pratisyen doktor Öner Ö. tarafından kalça dolgusu yapıldıktan sonra kötüleşti. İş yerindeki çalışanlar tarafından araca bindirilerek konutuna götürülen Boyraz, sonraki gün (20 Eylül) hayatını kaybetti.

Büyükçekmece 13. Asliye Ceza Mahkemesindeki duruşmaya tutuklu sanıklar Öner Ö., Erdal D.ile tutuksuz sanık Ömer E., Ses ve İmaj Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldı. Tutuksuz sanık Bülent B. ve Boyraz’ın babası Ekrem Solmazgül ile taraf avukatları mahkemede hazır bulundu.

“KÜBRA HANIMIN ‘AH’ DEDİĞİNİ DUYDUM”

Mahkemedeki savunmasında, Erdal D. ile Öner Ö.’nün sürücüsü olduğunu beyan eden sanık Bülent B. şunları söyledi.

* Kübra hanım o gün bir saat geç geldi. Öner beyefendi, latife yollu ‘yarın gel’ dedi. Fakat Erdal beyefendi, ‘Ne bir daha gidip geleceksin, ben yapayım’ dedi. O orta beni içecek almak için dışarı yolladılar.

* Döndüğümde içerden Kübra hanımın bir ‘ah’ sesini duydum. İçeri girdiğimde Kübra hanım, ‘Canım acıdı, orta verebilir miyiz?’ dedi. Orta verildi. Kübra hanım kötüleşti. Öner beyefendi Kübra hanımı hastaneye götürmeyi önerdi fakat kendisi kabul etmedi.

“İNŞALLAH COVİT’TEN ÖLMÜŞTÜR”

* Kübra hanımı konutuna bıraktıktan sonra toparlanıp İzmir’e döndük. Sonra tekrar İstanbul’a döndük. Döndüğümüzde polislerin bizi aradığını öğrendik. Otomobildeyken Erdal beyefendi, Öner beyefendiye ‘Sen hekimsin, senin başına bir iş gelmez. Yırtarsın’ dedi.

Öner beyefendi de Erdal beyefendiye ‘İnşallah senin yaptığın süreçten değil de Covit yahut öteki bir hastalıktan vefat etmiştir’ dedi. Erdal beyefendi de ‘İğneyi soktum girmedi, çektim. Bir daha iteleyince bağırdı’ dedi. Açtığımız bu iş yerinin ruhsatı yoktu” diye konuştu.

“HERHANGİ BİR SÜREÇ YAPMADIM”

Mahkemede savunması alınan tutuklu sanık Erdal D., “Öner beyefendi elinde çantası ile dolaşan, insanlara botoks yapan bir kişiydi. Ben de kendisine peçete verme üzere ufak tefek işler yaparak yardımcı oluyordum. Ben Kübra hanıma rastgele bir süreç yapmadım” diyerek beraatini talep etti.

“TARAFIMCA YAPILMIŞ YANILGILI BİR TIBBİ MUAMELE BULUNMAMAKTADIR”

Kullandığı botoks hususlarının Sıhhat Bakanlığı onaylı olduğunu argüman eden tutuklu sanık Öner Ö. ise savunmasında şunları lisana getirdi:

* Erdal ile birlikte çalışırız. Ömer beyin ‘İstanbul’da çok talep var’ demesi üzerine İstanbul’a geldik. Burada Erdal ile bir arada süreç yaptık. Dolgu botoks işini çok iyi yaptığı için kendisine ilişkin bir müşteri konsepti vardı.

* Kübra Boyraz’a birinci seansı temmuz ayında ben yaptım. Müşterilere birinci seansı ben yapardım sonraki seansları eli yatkın olduğu için Erdal yapardı. Kendi müşteri etrafı de vardı. Ben olmadığım vakit da dolgu botoks yapardı.

* Boyun fıtığım olduğu için dolgu botoks yapmak güç isteyen bir iş olduğu için Kübra Hanım’a gittim ve süreci bugün yapamayacağımı ve yarın yapacağımı söyledim.

* Erdal, kendisinin yapacağını söyledi. Odaya ben, Kübra ve Erdal girdik. Benim girmekteki gayem denetim etmek ve Kübra’yı kırmamaktı. Ben Kübra’ya Erdal tarafından dolgu botoks yapılmasına müsaade vermedim. Telefonum çalınca dışarı çıktım.

* Kapı açıldı, Bülent Beyefendi geldi. O orta bir ‘ah’ sesi duydum. Kübra’ya sorduğumda canının acıdığını söyledi fakat dolgu botoks verdiğini görmedim. Fakat Erdal’ın elinde enjektör gördüm.

* Kübra’yı konutuna bıraktık. Hastaneye gitmeyi kabul etmeyince kendisinin corona olduğundan şüphelendim. Hastaneye gitmeme konusunda çok diretti. Hatasızım. Tahliyemle birlikte beraatimi isterim. Tarafımca yapılmış yanlışlı bir tıbbi muamele bulunmamaktadır.

Cumhuriyet Savcısı, belgedeki eksik konuların giderilmesini ve sanıkların başka farklı tutukluluk hallerinin devamını talep etti.

TUTUKLULUK HALİNİN DEVAMIYLA DURUŞMA ERTELENDİ

Mahkeme, müşteki avukatı tarafından dinlenilmesi talep edilen şahitlerin dinlenilmesine bu nedenle hala dinlenmemiş şahitlerin olduğu ve şahitler üzerinde baskı kurulabileceği ihtimalini göz önünde bulundurarak sanıkların tutukluluk hallerinin farklı başka devamına karar vererek duruşmayı erteledi.

4 YILDAN 12 YILA KADAR MAHPUSLARI İSTENİYOR

Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede pratisyen doktor Öner Ö.’nün 2009 yılında birçok şahsa tıbben uygun olmayan hususları estetik maksatlı enjekte etmesi sonucu yaraladığı gerekçesiyle Sıhhat Bakanlığı’nın kabahat duyurusunda bulunduğu bilgisine yer verildi.

İddianamede, sanıkların tıbben uygun olmayan dolgu hususunu kusurlu biçimde Kübra Boyraz’a enjekte etmek suretiyle şuurlu taksir niteliğindeki aksiyonları sonucu vefata sebebiyet verdikleri belirtildi.

İddianamede, tabip Öner Ö. ve Erdal D.’nin, “Bilinçli taksirle vefata sebebiyet verme” ve “Sağlık hizmetleri temel kanununa muhalefet” hatalarından 4 yıldan 12 yıla kadar, başka şüpheliler Ömer E. ve Bülent B.’nin ise “sağlık hizmetleri temel kanununa muhalefet” kabahatlerinden 1 yıldan 3 yıla kadar mahpus cezasına çarptırılmaları talep edildi.

Sözcü