CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, besici ve süt üreticiliği yapan çiftçilerle bir ortaya gelerek sıkıntılarını dinledi. İzmir’in Bayındır ilçesinde besicilik yapan Metin Çağlar, banka borçlarından ötürü sıkıntı durumda kaldıklarını belirterek, ” Banka borçlarımızı takla attırdık, gelen faizle birlikte daha da borçlandık. Haciz gelmesin diye hayvanlarımızı sattık. 140 tane hayvanımız vardı, artık 7-8 tane kaldı. İki tane traktörüm vardı benim onları da sattım, tarlamı sattım, her şeyimizi sattık” dedi.
CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, besici ve süt üreticiliği yapan çiftçilerin sıkıntılarını dinledi.
Gürer, başta yem olmak üzere daima artan girdi maliyetlerinin besicilik ve süt inekçiliğini yapılamaz boyuta yanlışsız taşıdığını, döviz yükselmesinin de yem fiyatlarında kıymetli artışa neden olduğunu söyledi.
“SON BİR AY İÇERİSİNDE 3 ÇİFTLİĞİN KAPISINA KİLİT VURULDU”
İktidarın süt üreticileri için her hangi bir tahlil üretmediğini söyleyen Gürer, “ Ülkemizin her bölgesinde üreticilerle, çiftçilerle, besicilerle, süt inekçiliği yapmaya çalışan yurttaşlarımızla teğe bir görüşüyorum. Örneğin; Adana’nın Ceyhan ilçesinde süt inekçiliği yapan Kenan Pamukçu, ‘Besiciliği bitirdiler, Bu işi problemle olarak yapanların dışında gelir-gider istikrarı besicilerin aleyhine bozuldu. Yem fiyatları dövize bağlı; battık, bittik’ derken, Adana’nın Kadirli ilçesinde son bir ay içinde 3 çiftliğin kapısına kilit vurulduğunu söyledi.
ÇİFTÇİLER SIKINTILI
Niğde’nin Bor ilçesine bağlı Kızılca köyünde süt inekçiliği yapan İbrahim Gülümser hayvanlara yem vermeyi düşürdüğünü belirtiyor ve “Yaşayacakları kadar yem verebiliyorum. Hayvanlar da doğal olarak sütü kıstı. Öteki dermanım yok. Aç kalmasınlar ve günü kurtaralım diye uğraşıyorum’ diyerek yaşadığı problemleri gözler önüne serdi.
Çiftlik ilçesinden Emin Maden isimli besici ise yem fiyatlarına dayanamadığı için hayvanları bölüme göndermek zorunda kaldığını anlattı.
“140 HAYVANIMIZ VARDI 7-8 TANE KALDI”
İzmir’in Bayındır ilçesinde besici Metin Çağlar, banka borcundan ötürü elinde ne varsa sattığını belirterek Gürer’de kaygı yandı. Çağlar, “Hayvanlar için en ufak bir ilacı 3 liraya alıyorken, artık 20 liraya alıyoruz. Biz nasıl çıkacağız bu işin içinden. 140 tane hayvanımız vardı, artık 7-8 tane kaldı. Borçlarımız vardı, vaktinde mal satıp ödeyemedik, satılmadı, piyasa çöktü. Borçları bankaya takla attırdık, borcumuz gelen faizlerle daha da arttı. Haciz gelmesin diye hayvanlarımızı sattık. İki tane traktörüm vardı benim onları da sattım, tarlamı sattım, her şeyimizi sattık” dedi.
70 LİRALIK YEM 150 LİRAYA ÇIKTI
Ziyaret ettikleri üreticilerle yaptığı görüşmelerin akabinde yem fiyatları ve öbür girdi maliyetlerindeki artışın, artık süt inekçiliğini yapılamaz noktaya taşıdığının görüldüğünü aktaran Gürer, “Geçen yıl 70-80 liradan satılan 50 kg’lık süt yemi Tarım ve Kredi Kooperatiflerinde bu yıl 150 liraya çıkmış.Serbest piyasa da Son döviz artışı işe 23 protein süt ineği yemi 185 liradan satılmaya başlandı. Dövizdeki dalgalanma yeni artırımların eli kulağında” dedi.
“ÇİĞ SÜT REFERNAS FİYATI AÇIKLANDIKTAN SONRA YEME YÜZDE 40 ARTIRIM GELDİ”
Üreticilerin süte verilen 2 lira 40 kuruşluk dayanağı kâfi bulmadığını ayrıyeten 30 litre üzerindeki sütün randımanı olması halinde dayanak dışı kaldığını anlattığını belirten Gürer, “Ulusal Süt Kurulu, 3 lira 20 kuruş olarak çiğ sütün referans fiyatını açıkladı fakat bu fiyata uyan yok. Toptan olarak üreticilerden çok daha düşük fiyata süt alınıyor. Ayrıyeten ulusal süt kurulunun referans fiyatını açıkladığı tarihten bu yana süt üretiminde en çok kullanılan yem fiyatlarına yüzde 40 oranında artırım geldi.Süt alan çok endüstrici birebir vakitte yemde satıyor.Yeme artırım yapıyor süt alımında ise piyasayı baskılıyor.Kaba yem kullanımı arttı Kuraklıkta bu bağlamda tesirli oldu.Mısır slaj,yonca,saman,arpa fiyatları da zıpladı .” tabirlerini kullandı.
“1 LİTRE SÜTE KARŞILIK 700 GRAM YEM”
Süt üreticiliğinde 1 litre süte karşılık 1.5 kg yem alınmasının doğal bir istikrar olarak kabul edildiğine işaret eden Gürer, “Ancak gelinen noktada 1 litre süte 700 gram yem alınabiliyor. Süt ve yemin alış-satış istikrarı, olması gerekenin yarısından daha az. Süt üreticisi 2 litreden fazla süt satabilirse lakin 1,5 kg yem alabiliyor” diye konuştu.
SÜTE SU KATMAK!..
Geçmişte eserin çok ucuz olduğunu anlatmak için ‘sudan ucuz’ tabirinin kullanıldığını anımsatan CHP’li Gürer, “Şimdi bu tabir üreticinin sattığı süt için kullanılıyor. Borçsuz üretici kalmadı. ‘süte su katma’ üzere bir deyiş vardı . şimdilerde, su sütten değerli olunca sütün sudan daha ucuz olduğunu özetlemek için ‘suya süt katılacak duruma gelindi’ diyor” sözlerini kullandı.
“SÜT SUDAN UCUZ LAKİN RAFLARDA EL YAKIYOR”
Üreticinin ürettiği sütü sudan ucuz olmasına karşın,tüketiciye çok değerliye ulaştığına da dikkat çeken Gürer, “Raflarda süt ve süt eserlerindeki fiyatlarının daima artması, süt inekçiliği yapanlara bir yarar sağlamıyor. Fiyat artışları üreticiye yaramıyor lakin tüketiciyi zorluyor. Üretimden, tüketiciye ulaşana kadar geçen süreçte bir dengesizlik var.Tüketici de süt mamülleri fiyat artışı ile eser tüketimini kısmak zorunda kalıyor ” formunda konuştu.
“İKTİDAR FERYADA KULAK TIKIYOR”
Üreticilerin, besicilerin ve süt inekçiliği yapanların refah düzeylerinin adeta taban yaptığını belirten Gürer, “Üretici adeta feryat ediyor, ‘battık, bittik’ diye haykırıyor lakin ne yazık ki bu seslere İktidar kulak tıkıyor” diye konuştu. Gürer, “En kısa müddette süt üretimi ve besicilikle ilgili düzenleme yapılmalı. Silajlık mısır, yonca, arpa fiyatları daima artıyor. İthal yeme ise güç yetmiyor. Soya, mısır, ayçiçeği tohumu küspesi, pamuk tohumu küspesi üzere eserlerden elde edilen yemleri de hayvan sahipleri alamaz duruma geldi. Bu durum süt randımanını düşürecek. Sorun çok boyutlu olarak ağırlaşıyor. Çok sayıda süt ineği geçen süreçte bölüme gönderildi. Bu durum süt ve olması gereken buzağı kaybına yol açtı. Ülkemizde bu manada önemli problemler yaşanmaması için acil süt inekçilerine dayanak sağlanmalıdır ” ikazında bulundu.
Sözcü
