İngiltere’de korkuyla izlenen ve dünyada da baskın olması beklenen Delta (Hint) varyantı hakkında açıklamalar yapan Sıhhat Bakanlığı Koronavirüs Bilim Heyeti Üyesi Prof. Dr. Serap Şimşek Yavuz, “Bu varyant Hindistan’da çok büyük bir patlamaya neden olduktan sonra, o bölgedeki birçok ülkede de görülmeye devam etti. Şu anda Rusya’da da Delta varyantı yüzünden pik yaşanıyor. Tekrar İngiltere’de bir artış kelam konusu. Önümüzdeki birkaç ay içinde bu varyantın V1’in (Alfa yani İngiltere varyantının) yerine geçebileceği öngörülüyor. Türkiye’deki duruma bakacak olursak, Türkiye’de de Delta varyantı tanımlandı lakin genomik sürveyansı çok nizamlı yapamıyoruz hala. Bu nedenle de durumumuzu net olarak bilemiyoruz şu an. Lakin V1’den yola çıkarak şunu varsayım edebiliriz; Türkiye’de kısa bir müddet sonra (diğerine göre daha fazla yayılıyor ve bulaşıyorsa) başkasının yerine geçti V1. Delta varyantının da bu türlü olacağı kestirim ediliyor. Yani Alfa (V1) varyantının yerine geçecek Delta varyantı maalesef” diye konuştu.
“TOPLUMUN YÜZDE 70’İ İKİ DOZ AŞISINI OLMADAN RAHATLAYAMAYIZ”
Delta varyantının hem daha bulaşıcı hem de aşılardan kaçma potansiyelinin yüksek olması nedeniyle dert yarattığını anlatan Prof. Dr. Yavuz, söyle konuştu:
* Nasıl korunacağız? Toplumun yüzde 70’inin aktifliği en yüksek aşı ile aşılanmış olması gerekiyor. Şanslıyız, bu aşılardan birine ulaşabilmiş durumdayız.
* Ancak bu aşıyla iki doz süratlice aşılama yapmamız gerekecek. Şu an sıhhat çalışanlarının çok büyük bir fedakarlığı var, onu kabul edelim.
*Dünyanın hiçbir yerinde bu türlü bir aşılama çalışması göremezsiniz. Bu da bizim bahtımız. Günlük aşılama sayısının çok yüksek yapılıyor olması, tesirli bir aşı ile aşılama yapabiliyor olmamız hakikaten çok kıymetli.
* Lakin iki doz olmadan, bunun da esirgeyici olmayacağını bilmemiz gerekiyor. Münasebetiyle şu anda Delta varyantına karşı biraz teyakkuzda olmamız gerekiyor hepimizin.
“EKİM AYINDA RAHAT ETMEK İSTİYORSAK, İKİ AYI TEMKİNLİ GEÇİRELİM”
Şimdi erken olmasına karşın birden teğe çok rahatlama yaşadığımıza dikkat çeken Prof. Dr. Yavuz, kelamlarını şöyle noktaladı:
* Toplumu da gözlemliyorum, inanmaz kalabalıklar görüyorum. Halbuki Eylül’e kadar bir pik yaşamamız için hiçbir neden yok hala.
* Geçtiğimiz Nisan’dan Mayıs’tan çok farklı değil durum zira toplumun büyük bir çoğunluğu hala tam aşılı değil. Yeni bir varyant, daha bulaşıcı bir varyant var.
* Biz şayet aşılama ile birlikte denetim tedbirlerini aniden bırakırsak, bu bu türlü bu devam eder. Aşılardan da kaçabiliyor bu varyant. En tesirli mRNA aşısının bile (bu varyanta) aktifliği yüzde 75 civarında.
* En azından Temmuz-Ağustos aylarını çok da toplumsallaşmadan, yeniden kalabalıklardan biraz uzak geçirirsek, hepimiz açısından çok daha iyi olacak. Beşerlerle görüştüğünüz vakit kesinlikle tedbirlere devam edelim.
* Şu anda bu kadar açılma için çok erken. Bu korku verici. İsrail’de olay sayıları hala az seyrediyor açılma yapmış olmalarına karşın. Ancak onlar toplumun çok büyük bir kısmını iki doz aşıladı.
* Biz de bütün yazı ağır bir aşılama ile geçirip, insanları ikişer doz aşılamasını bitirebilirsek, sıhhat çalışanları ile 65 yaş üstünü bir doz mRNA ile aşılayabilirsek Ekim’de daha rahat edeceğiz diye öngörüyorum. Lakin bu iki ayı katiyetle denetimli geçirmemiz gerekiyor. (DHA)
Sözcü
