Atatürk’ün buyruğuyla kurulan, makus idareler nedeniyle batağa sürüklenen, kurtarılması için kayyum atanan Türk Hava Kurumu (THK) ve bağlı şirketleri, üzerlerindeki icra ve önlemler nedeniyle bir kuruş bile gelire muhtaç kaldı. Çaresiz kalan THK, bütün haciz ve önlemlerin kaldırılmasını istedi. Dilekçede kayyumun THK ve şirketlerinin durumunu düzeltmesi için çalışma yaptığı belirtildi ve gelinen durum şöyle anlatıldı: “Önceki idarelerin yanlışları nedeniyle çığ üzere büyüyen borç yumağına birçok borç eklenmiş ve bunun bir sonucu olarak THK, THK şubeleri ve bağlı şirketlerin borçları nedeniyle hesaplarına haciz şerhleri işlenmiştir. Taşınır ve taşınmazları hakkında satış süreçleri kademesine geçildi. Kurum tüm gelirlerinden mahrum duruma düştü. Haciz şerhi nedeniyle kamu faydasına faaliyet gösteremiyoruz. Hava araçlarımız uçuştan men ediliyor.”

Ankara 9. Sulh Ceza Mahkemesi müracaat üzerine verdiği kararda “THK, Cumhuriyetimizin ve Mustafa Kemal Atatürk’ün Türk milletine emanetidir. Bunun güçlendirilmesi ve onurlu faaliyetlerini yürütmesi için her türlü yardım dayanak ve özveride bulunmak her Türk vatandaşının misyonudur. Bu dernek, Türkiye cumhuriyetinin kuruluş ve varoluş değeridir” dedi. Mahkeme THK ve bağlı şirketleri rahatlatan şu kararı verdi: 1-Taşınmazlar üzerinde fiili haciz ve koruma süreçleri yapılamayacak. Yapılan fiili haciz ve koruma süreçleri durdurulacak. 2-Banka hesapları, taşınır ve taşınmaz malları üzerine bloke/haciz tesis edilemeyecek, evvelkiler kaldırılacak. Her türlü icrai satış süreci durdurulacak. 3- Hava araçları üzerine konulmuş olan hacizler kaldırılacak. Hava araçları hakkındaki uçuştan men kararları kaldırılacak. 4- Tüm mal varlıklarından elde edilen kira ve hasılat dahil gelirler üzerine konulan hacizler kaldırılacak.

THK’nın elinde tüm dünyada kullanılan söndürme uçaklarından 9 tane var.

Sözcü