Altınordu kongresinden sonra Ordu’da yayın yapan lokal bir televizyon kanalına konuk olan DEVA Partisi Genel Lideri Ali babacan, ülke gündemini kıymetlendirdi.

Parti olarak hiç bir ittifakın içinde yer almayı düşünmediklerini yalnızca işlerini yapacaklarını ve bu hususa da seçim vakti karar vereceklerini söyleyen Babacan, AKP’ye geri dönme üzere bir fikre de sahip olmadığını belirterek, “Güçlendirilmiş parlamenter sistemden öbür bir yapıda ısrar eden bir yaklaşımla tıpkı yolda yürümemiz imkansız. Tekrar yanlışlıklara ortak olacak halimiz yok” dedi.

“136 MİLYAR DOLARI ÇARÇUR ETTİLER”

Hazine’yi 23 milyar dolar rezerv ile devraldığını ve 130 milyar dolar rezerv ile teslim ettiğini lisana getiren Babacan, şu tabirleri kullandı:

* Taraflı partili Cumhurbaşkanı geldi ve yanında da akraba bakanı beraberce tam 136 milyar dolarlık döviz rezervini erittiler. Ve rezerv eksi 50 milyar dolara düştü.

* Yani elindeki dövizden daha çok piyasaya borcu var Merkez Bankası’nın. 2 yılda ülkeyi bu hale düşürdüler. Merkez bankasının dövizlerini çarçur ettiler.

* Tıpkı devirde Türk lirasının bedel kaybetti. Hem kur arttı hem faiz arttı. Kimse o denli bir bakana ya da merkez bankasının liderine falan hatası atmasın.

* Şu andaki sistemde tek yetkili var. Zira Sayın Erdoğan bunu çok istedi. ‘Bütün yetkiyi bana verin bakın ben nasıl çözeceğim bütün ülke meselelerini’ dedi. ‘Bakın faizleri nasıl düşüyor göstereyim’ dedi.

* Sonuç ne? Hem faiz arttı hem kur. Daha yeni merkez bankası faizi ikiye katladı. 136 milyar doları sat sat.

* Şayet kuru belirli bir noktada tutabilselerdi bu döviz satışını tahminen anlardım. Onun da yapamadılar. O vakit dövizi neden sattınız.

“ARTIK BUNDAN KAÇMAK YOK”

Babacan, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Berat beyefendisi evvel güçte akabinde iktisatta ifa ettiği vazifelerdeki en büyük talihsizliği, damat sıfatın bu alanlardaki birikimi ve muvaffakiyetinin önüne geçirilmesi olmasıdır. Bir siyasetçi olarak bu işleri yapsaydı, değerlendirmeler daha objektif yapılabilirdi diye düşünüyorum” kelamlarına de karşılık verdi.

Türkiye’de 2018 yılında ‘Partili Cumhurbaşkanı’ sistemine geçildiğini vurgulayan Babacan, şunları söyledi:

* 2018 yılında ülkenin toplam borcu 970 milyar TL. Ekim 2020 yılında 1 trilyon 935 milyar TL. 2 yılda ikiye katlamış.

* Hazine’den sorumlu kim? Şu andaki sistemde tek yetki Cumhurbaşkanında. Bu sistemde Cumhurbaşkanı ülkenin sıkıntısını rastgele bir bakanın üzerine yıkıp da işin içinden sıyrılamaz, kusura bakmasın. Eskisi üzere değil.

* Evvelden bakanların yetkisi, sorumluluğu vardı. Bakanlar Şurası kararı vardı. Şu anda Cumhurbaşkanı kararları var. Bunları hepsi bitti. Her şey tek imza. Beraberce yönettiler. İktisat başarısızlığa gitti.

* Madem bakan başarılı, Cumhurbaşkanı başarılı da ülke niçin bu durumda? Bu ülkeyi öbürleri mı bu duruma düşürdü.

* Siz yönetiyorsunuz üstelik bütün yetki elinizde. Artık bundan kaçmak yok.

Sözcü