Şanlıurfa’nın Suruç ilçesinde 20 Temmuz 2015 tarihinde Amara Kültür Merkezi’nde bir ortaya gelenlere yönelik IŞİD’in gerçekleştirdiği canlı bomba taarruzunda 34 kişi hayatını kaybetmiş, 70 kişi de yaralanmıştı. Taarruza ait açılan davanın 19’uncu duruşması Şanlıurfa 5’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.
Duruşmaya patlamada ömrünü yitirenlerin aileleri, avukatları, Şanlıurfa Barosu Lideri Abdullah Öncel ve baroya bağlı avukatlar ile HDP Şanlıurfa Milletvekili Ayşe Şoför katıldı. Evrakının tek tutuklu sanığı olan Yakup Şahin, duruşmaya tutuklu bulunduğu Şanlıurfa T Tipi Kapalı Cezaevi’nden Ses ve İmajlı Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katıldı.
Kimlik tespiti ile başlayan duruşmada evrak savcısı mütalaasını sundu. Savcı, davanın tek tutuklu sanığı Yakup Şahin için 34 defa ağırlatılmış müebbet mahpus, 70 yaralı için de TCK’nın 174/1 hususu uyarınca cezalandırılmasını talep etti. Savcı, belgenin firari sanıkları İlhami Bali ve Deniz Büyükçelebi’nin evraklarının ise ayrılmasını istedi.
“BEN KURBAN SEÇİLDİM”
Şanlıurfa T Tipi Kapalı Cezaevi’nden SEGBİS aracılığıyla duruşmaya katılan Yakup Şahin savunmasında, “TEM şubesinde sözüm alınırken daha Ankara iddianamesi çıkmamıştı. Tekraren sordum bu belgeden ‘yargılanacak mıyım’ diye, yok yargılanmayacaksın dediler. Bu evrakta birinci bana iddianame geldiğinde benim kurban olacağımı kabul ettim. Tez makamının bu türlü bir mütalaa hazırlayacağını çoktan biliyordum” tabirlerini kullandı.
Sanık ve avukat beyanlarının akabinde mahkeme heyeti, argüman makamının mütalaasına karşı sanık, sanık müdafi, katılanlar ve katılanların vekillerine savunma için mühlet verilmesine, sanık Deniz Büyükçelebi ve İlhami Bali hakkında yakalama kararının devamına, Yakup Şahin’in tutukluluk halinin devamına karar verdi. (İHA)
Sözcü
