Mersin’in merkez Yenişehir ilçesinde yaşayan 43 yaşındaki Esme Yaman’ın hayatı, yürekleri sızlatan acılarla dolu. Kocası 1995 yılında kendi ağabeyi tarafından öldürülen, mevt endişesiyle sığınma meskenine yerleşen ve 6 aylık oğlunu çocuk yurduna vermek zorunda kalan Yaman, daha sonra yıllarca oğlunun hastalığıyla uğraştı. Geçen ay 25 yaşındaki oğlu vefat eden Yaman, artık 4 yıl evvel uğradığı tecavüz sonucu dünyaya getirdiğini tez ettiği 3 yaşındaki oğlu Y.’nin babasını bulmak için çaba başlattı.
“GÖZÜMÜ AÇTIĞIMDA DAĞIN BAŞINDAYDIM”
“Büyük oğlum geçen ayın 13’ünde 25 yaşında vefat etti, sara hastasıydı. O babasız büyüdüğü için küçük oğlumun babasını bulmak istedim” diyen Esme Yaman, yaşadıklarını anlatarak, yetkililerden yardım istedi.
Tansiyon hastası olduğunu ve ilaç kullandığını belirten Yaman, 2017 yılının nisan ayında merkez Yenişehir ilçesi Kushimoto Sokağında yürürken, hastalığı nedeniyle kötüleşerek yere oturduğunu anlatarak, “Hardal sarısı bir otomobil yanıma yaklaştı. Şoförü pak giyimli bir insandı. ‘Kötü olmuşsunuz, sizi gideceğiniz yere bırakayım’ dedi. Ben de kabul edip otomobile bindim. O esnada bana içecek ikram etti, ben de içtim. Kendimi kaybetmişim. Ne içirdi bilmiyorum. Gözümü açtığımda dağın başındaydım. Tecavüze uğramıştım. Sonra baktım o kişi dışarıda alkol alıyor, müzik söylüyor. Telefonu aracın içindeydi, o esnada kendi telefonumu çaldırdım. Sonra dehşetten hiç bir şey olmamış üzere davrandım. Daha makus bir şey yapar diye çok korkuyordum, zira bulunduğumuz yer dağda uçurumun kenarıydı. Gece geç saatlerde beni meskene bıraktı” diye konuştu.
“4 YILDIR HERKESTEN GİZLEDİM”
Yaşadığı olayı kimseye anlatamadığını lisana getiren Yaman, “Ne polise gidebildim ne savcılığa gidebildim. Bunu 4 yıldır herkesten gizledim. Kendime bile itiraf edemedim, zira büyük ağabeyim de 1995 yılında kocamı pompalı tüfekle öldürdü. Oğlum 6 aylıktı. Beni de öldürmeye kalktılar, sığınma meskeninde kaldım. 25 yaşında ölen oğlumu o vakit çocuk yuvasına koydum. Bugün de ailemle ilgim çok tertipli değil. Hayatta çok makûs şeyler yaşadım, başıma gelen en makus olay buydu. Ben tecavüze uğradım. Kimsenin bu çocuğumun tecavüz sonucu olduğunu bilmesini istemiyordum. O vakit beni de öldürürler diye çok korktum. Savcılığa gidemedim, polise hiçbir halde söz veremedim. Ancak artık hiç kimseden korkmuyorum. Bir an evvel oğlumun babasının bulunmasını istiyorum. Ta ki çocuğum ‘anne benim babam nerede? Benim babam yok mu?’ deyince bulmak istedim onu. Bulmak istiyorum. Çocuğumun babasının bulunmasını istiyorum. Ben şikayetçi oldum bu adamdan, 3 ay evvel savcılığa şikayet dilekçesi verdim. Adamın ismini bilmiyorum, kim olduğunu bilmiyorum. Bir an evvel bulunsun bu kişi. Yaptığı yanlışın bedelini ödesin, sonuçta kendi öz çocuğu” sözlerini kullandı.
“TANSİYONUM YÜKSEK DİYE ÇOCUĞU ALMADILAR”
Yaşadığı vahim olayın akabinde gebe olduğunu öğrenince bu şahsı aradığını söyleyen Yaman, şöyle devam etti: “Şaşırdı, hiç beklemiyordu. Buluştuk, belinde silah vardı, silahı başıma dayadı, ‘aldıracaksın bu çocuğu’ dedi. Beni özel bir hastaneye götürdü, tansiyonum yüksek çıktı, çocuğu almadılar. Ben de istemiyordum çocuğu lakin kıyamadım, Allah’ın verdiği cana kıyamadım. Doğurmak istedim, bu türlü hoş bir oğlum oldu. Düzgün ki de doğurmuşum. Onunla ayaktayım, zira geçen ayın 13’ünde büyük oğlum vefat etti, tek oğlum kaldı. Beni ayakta tutan bu çocuğum. Savcılığa yalvarıyorum, evrakımı kapatırsanız bu adamı hiçbir vakit bulamam. Ben bu adamdan şikayetçiyim, davacıyım. Müge Anlı’ya da yalvarıyorum, bana yardım edin, çocuğumun babasını bulun.”
“KENDİMİ ÇOKTAN ÖLDÜRÜRDÜM AMA…”
Cep telefonu çalındığı için şahsın numarasını da kaybettiğini, GSM operatöründen 2017 Nisan ayının görüşme kaydını istediğini, lakin mahkeme kanalıyla alabileceğini söylediklerini aktaran Yaman, “Mersin savcısına ikinci sefer söz verdim. 2017 Nisan ayı telefon kayıtlarım çıkarsa bu adamı bulurum dedim. 2017 Nisan’ın 22’sinde bizim telefon görüşmemiz var. Kayıtlar çıkarsa o adamı bulurum, babalık testi yaptırırım, hem babalık davası açarım hem şikayetçi olurum. Hastaneye de gittim araştırdım yalnızca benim kaydım var. Kamera kaydı sordum, ‘3 ayda bir siliniyor’ dediler. Hayatım boyunca unutmayacağım bir oğlumun cenazesi bir de başıma gelen bu olay. O kadar üzülüyorum ki, ‘Anne benim babam yok mu’ diyor. Bu çocuğumun günahı ne? Yalvarıyorum, ne olur bulun bu adamı. 20 yıllık, 50 yıllık katilleri buluyorlar. Benim oğlumun babasını da bulsunlar. Aklıma geldikçe kendimi öldürmek istiyorum. Kendimi çoktan öldürürdüm lakin şu çocuğa kıyamıyorum. Babası yok esasen, bir de annesiz büyümesin diye canıma kıymıyorum. Yalvarıyorum, ben de yaşamak istiyorum. 25 yaşında gencecik oğlumu geçen ay kaybettim. Babasızlıktan öldü benim oğlum. Bu da babasız büyümesin” dedi. (İHA)
Sözcü
